HAMDİ YILMAZ – Su uyur düşman uyumaz
Genelde Almanlara atfedilen bir söz var: “Almanlar, intikam almakta acele etmezler. Hesaplaşacağı, intikam alacağı kişilere ani tepki göstermezler. Gününü beklerler. Ve günü geldiğinde öyle bir darbe vururlar ki bir daha o kişi ayağa kalkamaz.”
Anadolu’da “Düşman kırk yılda intikam almış da; ‘ne tez aldım’ demiş” şeklinde söylenen bir özdeyişimiz var.
Atatürk, 10 Ekim 1935 yılında Türkiye’deki bütün mason teşkilatlarını kapatır. O günü Ege’nin ve Balkanların kıdemli koministi, Varnalı Bulgar Yahudilerinden 33 dereceli Farmason Avram Benaroyas bakın nasıl anlatıyor.
Benaroyas,1 Ağustos 1948 tarihinde Yunan gazetelerinden birinde anılarını anlatırken; Türkiye’deki mason teşkilatlarının kapatılışını Moskova’da öğrendiğinde, “O Sarı Lider ortadan suret-i katiyetle kaldırılacaktır” diye haykırdığını hatırladığını yazıyor.
Benaroyas aynı yazıda, “ilk anlarda Kemal Atatürk’ün ani ölümünü tehlikeli gördüklerinden; 1937 yılı ortalarında ismini açıklayamayacağım bir doktor bazı şöhretlere dayanarak Atatürk’e ilk darbeyi sinir organlarını za’fa düşürmek sureti ile indirdi” diyor.
Yahudi mason Benaroyas, daha sonra şunları yazıyor; “Cemiyetlerimiz kapatılınca Mason biraderler hiçbirşey olmamış gibi Atatürk’ü alkışladılar. Zamanla O’nun etrafında bir çember oluşturdular. Sari Lider kendiliğinden bu çemberin içine girip hayatını bize teslim etti.”
Emekli General Osman Pamukoğlu, “Tanrıdan ve tarihten gizlenecek bir şey yoktur” diyor.
Evet, Tanrıdan ve tarihten hiçbir şey gizlenmiyor.
Yahudi Mason Benaroyas’un iddiaları gerçek ise, Yahudiler Türk milletinden intikamlarını feci almışlardır.
Ancak, tarihin bir başka gerçeği daha var. Kahpelik ve entrika ile elde edilen kalıcı bir sonuç yoktur.
Kim ne yaparsa yapsın Türk milleti sonsuza kadar yaşayacaktır. Türkler er veya geç, kendi üzerinde oynanan oyunları hep bozmuştur.
Gaflet ve delalet içinde bulunanlarımız bile günün birinde uyanmışlardır.
Gün, Türk’ün bir an önce kendine çeki düzen vereceği gündür.
(Bu yazı 06 Kasım 2009 tarihinde yayımlanmıştır)
