Irina’dan destansı konuşma
*11. Başarılı Türk Firmaları Ödül Töreni’nde, Gazete Balkan’ın kendisine verdiği ‘Özel Ödül’ü alan lise 2. sınıf öğrencisi İrina Cosma: “Türkiye’ye olan sevgim her zaman Türk bayrağındaki kırmızı kadar güçlü olacak, ve ben ay yıldızı gibi parlamaya çalışacağım”
BÜKREŞ (Gazete Balkan)– Gazete Balkan tarafından düzenlenen 11. Başarılı Türk Firmaları Ödül Töreni Bükreş’te yapıldı.
Sheraton Hotel’de Cuma gün akşam gerçekleştirilen Tören’e, hiç Türk’ün yaşamadığı Turda kentinde kendi kendisine mükemmel Türkçe öğrenen Lise 2’inci sınıf öğrencisi Irina Cosma’nın Gazete Balkan tarafından kendisine verilen ödülü alırken yaptığı konuşma damgasını vurdu.
Papaz bir baba ve kütüphaneci bir annenin tek çocuğu olan lise ikinci sınıf öğrencisi Irina, alkışlarla karşılanan konuşmasınının bir bölümünde, “Öyle ki Türkçe’yi ben mi seçtim, o mu beni seçti – bilemiyorum, çünkü Türkçe içimdedir, kanımdadır.” ifadelerini kullandı.
İrina konuşmasını ise “Türkiye’ye olan sevgim her zaman Türk bayrağındaki kırmızı kadar güçlü olacak, ve ben ay yıldızı gibi parlamaya çalışacağım” sözleri ile tamamladı.
İŞTE IRİNA’NIN TÜRK İŞADAMLARI TARAFINDAN ALKIŞLARLA KARŞILANAN KONUŞMASI
“Ekselansları Türkiye Cumhuriyeti Bükreş Büyükelçisi,
Sayın seyirciler,
Canım gibi sevdiğim Türklerim,
Bu akşam aranızda olmak ve bu ödülü almaktan onur duyarım. Bu ödül benim için çok kıymetli, çünkü bu dünyada en sevdiğim dil ve kalbimde çok önemli bir yer alan şeyden geliyor: Türk dili.
Herkes neden Türkçe’yi seçtim, aklıma ne geldi diye soruyor. Ama aklımdan değil, içimden kalbimin derinliklerinden geldi.
Vazgeçmedim, çünkü o kadar sıcakkanlı olan Türk insanları ve meşhur tarihe sahip olan Türkiye benim için her zaman bir destekti.
Öyle ki Türkçe’yi ben mi seçtim, o mu beni seçti – bilemiyorum, çünkü Türkçe içimdedir, kanımdadır.
Beş yıl önce Türkçe öğrenmeye başlamıştım. Benim için Türkçe öğrenmeye başladığım gün kaderimin yazıldığı gündü, ya da kaderimin değiştiği gündü.
O günden beri, içimdeki yollar yakından tanımak istediğim bir ülkeye doğru gidiyorlar.
O zamandan beri, cumhuriyetiniz benim de cumhuriyetim, vatanınız benim de vatanım, diliniz benim de dilim.
Benim iki ülkem, iki vatanım, iki anadilim olduğu için ne kadar mutluyum.
Kendimi Türk sayıyorum.
Mutluluktan bahsedince, aklıma Türkçe geliyor, Türkiye geliyor. Benim için mutluluk demek, Türkçe demek, Türkiye demektir.
İnsan zamanı durdurmak istediği yere aittir, derler. Ben de Türkiye’de, ya da sizinle Türkçe konuşabildiğim herhangi bir yerde zamanı durdurmak isterdim.
Defalarca söylediğim gibi, benim için Türkiye ve Romanya arasında hiç bir sınır yok.
Türkçe düşüncelerimi güzelleştiriyor, Türkçe konuşurken de her konu daha güzel, daha değerli.
Türkçe rüyalarımın, hayallerimin dilidir.
Eminim ki başka bir vatan olsaydı, Türk hayalim konusunda sizin kadar beni desteklemezdi, teşvik etmezdi, böylesine kendine bağlayamazdı.
Beni aranıza kabul ettiğiniz için çok şanslıyım.
Aileme, Ekselansları Türkiye Cumhuriyeti Bükreş Büyükelçisi’ne, Sayın Tahsin Cemil beye, Sayın Hamdi Yılmaz beye ve Türk hayalim konusunda beni destekleyen herkese teşekkür ederim.
Tesadüfen tanıdığım Türk öğretmenler ve Türk öğrenciler de beni çok desteklediler. Türkçe’yi ve Türkler’i daha da sevmeme sebep oldular. Onlara da teşekkür ederim.
Güzel düşünceleriniz hayata geçirip beni bu ödüle lâyık gördüğünüz için teşekkür ederim.
Türkiye’ye olan sevgim her zaman Türk bayrağındaki kırmızı kadar güçlü olacak, ve ben ay yıldızı gibi parlamaya çalışacağım.”