HAMDİ YILMAZ – Amerika kaç Romanya eder?
Yazının başlığını oluşturan sorunun tuhaflığının farkındayım. Biraz sabredin, izah edeceğim.
Romanya ile Türkiye arasındaki ticaret hacmi kriz öncesinde yani 2008’in ilk 8 ayı itibarı ile 5,5 milyar dolardı. Bugün bu rakam yarı yarıya azalmışsa da, 2008’in Ekim ayında aynı yıl beklentisi 7 milyar dolardı.
Kısa süreli yıllık hedef ise 10 milyar dolar olarak belirlenmişti. 2008 beklentisi gerçekleşti. Yanlış hatırlamıyorsam, yarım milyar dolar civarında da beklenenin üzerinde oldu. Demekki, küresel kriz ile karşılaşılmasaydı bu rakam bugün 10 milyarın bile üzerinde olacaktı.
Bu kriz ilelebet kalıcı olmadığına göre, o günler mutlaka gelecektir. Bugünü bilmiyorum ama iki yıl evvel bu aylarda, Türkiye’nin Balkanlardaki en büyük ticari ortağı Romanya’ydı.
Karadeniz Bölgesi’nde de Rusya Federasyonu’ndan sonra ikinci sırada yer alıyordu. Kriz geçici olduğuna göre bu değerlendirme önemli.
Istanbul, Bükreş’e kaç dakikalık mesafede? Uçakla 55 dakika.
Pekiyi, Türkiye’nin mal satmak için gereğinden fazla efor sarfettiği, muteber müttefikimiz Amerika Birleşik devletleri ile olan ticaret hacmimiz ney? 10 milyar dolar.
Biri dünaynın devi, jandarması filan.
Öteki, 27 üyeli AB’nin en fakirlerinden. Birinin nüfusu 250 milyonun üstünde ve zengin, diğeri 22 milyon ve fakir.
Buraya kadar aktardıklarımızdan hareket edersek, ABD ile ticaret hacmimizin bugün 80 milyar dolar olması gerekiyor.
Elma ile armutları topluyorsun diye düşünenlere itirazım var.
Ben Türkiye’nin mal satmak için enerjisini nerelere harcaması gerektiğine dikkat çekmek istiyorum.
İhracatı artırmakla görevli bakanlardan Başbakan yardımcısı ve Devlet Bakanı Ali Babacan ile Dış Ticaretten Sorumlu Bakan Zafer Çağlayan yanlarında da 80 işadamı ile birlikte önceki gün ABD’deydi.
Oysa, Burada yani Bükreş’te 5 yıldır iki bakanı bir arada görmedik.
ABD’ye mal satmak için harcanan enerji daha kolay mal satabileceğimiz Romanya gibi ülkelere harcansa ne olur?
Zeytin sezonu açıldı. Verilen bilgiye göre Romanya’ya olan ihracatımız yüzde 60 oranında azalmış. Pazarı Yunanistana kaptırmışız. Fransa’ya da kaptırabilirdik. Yani Dimyat’a prince giderken evdeki bulguru kaybettiğimizi görmeliyiz.
Bir ABD yayın organı diyor ki, “Türkiye-ABD Ticaret İlişkisi Platonik Aşk Gibi’. Oysa gerçek aşk Türkiye’nin burun diplerinde.
Haa, “ABD’ye de mal satmalıyız” diyorsanız, eyvallah, Amerikalı gelirse satın. Japonya seviyesine siz gelirseniz, çabalayın, enerjinizin tamamını harcayın.
Şimdi o enerjiyi iyi ve doğru yerde sarf ederseniz, ABD’ye satacağınızın on katını satmanız mümkün.
(Bu yazı 22 Ekim 2010 tarihinde yayımlanmıştır)