‘İstanbul AB’nin 13’üncü büyük ülkesi olurdu’

*IBB Başkan Adayı Binali Yıldırım, “İstanbul eğer bir devlet olsaydı, Avrupa Birliği’nin 13. büyük ülkesi olurdu, dünyanın 41. büyük ülkesi olurdu.

*İstanbul’un yıllık gayrisafi hasılası 232 milyar dolar. Ne anlama geliyor? Romanya’nın, Macaristan’ın, Bulgaristan’ın dahil olduğu 140 ülkeyi geride bırakıyor”

İSTANBUL – AK Parti İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Binali Yıldırım, katıldığı bir televizyon programonda İstanbul ile ilgili ilginç kıyaslamalarda bulunarak, “İstanbul eğer bir devlet olsaydı, Avrupa Birliği’nin 13. büyük ülkesi olurdu, dünyanın 41. büyük ülkesi olurdu.” dedi.

Yıldırım daha sonra şöyle konuştu;  “İstanbul’un yıllık gayrisafi hasılası 232 milyar dolar.

Ne anlama geliyor?

Romanya’nın, Macaristan’ın, Bulgaristan’ın dahil olduğu 140 ülkeyi geride bırakıyor. Böyle bir özelliği var. Türkiye’nin milli gelirinin yüzde 33’ünü, İstanbul tek başına sağlıyor. 72 milyar dolarlık ihracatla Türkiye ihracatının yüzde 44’ünü tek başına sağlıyor.

Bu şu anlama geliyor? Güney Afrika, Şili, Portekiz’in ihracatından daha yüksek. 100 büyük sanayi kuruluşunun 42 tanesi İstanbul’da ve iş gücünün yüzde 20’si İstanbul’da. Her 100 lira verginin 49’u İstanbul’dan toplanıyor, 40 milyon turistin 13,5 milyonu İstanbul’a geliyor.

Rakamlar uzadıkça gidiyor. Yani Türkiye’nin lokomotifi, kalbi. İstanbul hapşırsa, Türkiye nezle olur.”

İstanbul’un dünyanın 316 uçuş noktası ile bağlantısı olduğunu hatırlatan Yıldırım şunları söyledi, “İstanbul içinin trafiğinin çözülmesi… Bu da benim işim. Bunu çözerim ama şunu bilmesini istiyorum İstanbulluların, ‘Trafik sorununu yüzde 100 çözerim’ dersem bana inanmasınlar. Dünyanın hiçbir büyük şehrinde, 15-20 milyon nüfusu olan şehirde, ‘Trafik problemi hiç yok’ demek, ya gerçekleri görmemek ya da insanları yanıltmak demektir. Neyi vadedebilirim İstanbullulara? Trafik akışı hiç kesintiye uğramayan, katlanılabilir bir trafik. Yani, dur, kalk… Çok fazla fren, debriyaj kullanmadan, motoru hararete sokmadan sürekli akacak ama 20 kilometre hızla gidecek, 60’la 70’le gitmeyecek. Sürekli trafik akacak.”

Yıldırım, Çin-Türk ortaklığıyla yürütülen projede zaman kaybının en büyük nedeninin iletişimsizlik ve mantalite farkı olduğunu tespit ettiklerini, bunları çözdükten sonra projenin zamanında yetiştiğini söyledi.

Aynı olayın Marmaray’da Japonlarla yaşandığına dikkati çeken Yıldırım, “Japonlara, ‘Türklerin son dakika mucizesi diye bir şey vardır.’ dedim. ‘O ne demek?’ dediler. ‘Göreceksiniz.’ dedim. Açtığımız zaman ‘Hakikaten Türklerin son dakika mucizesi varmış, gördük.’ dediler.” şeklinde konuştu.

 

 

0 Paylaşımlar

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir