HAMDİ YILMAZ Uçacak oyumuz yok!
Nedense, bazen bizim Ankara’da oturanların başına taş düşer. Akla ziyan kararlara imza atarlar. Dünya’yı Türkiye’ye güldürürler. Bu garipliklere oy verme açısından bakarsak, 21 Temmuz 1946 tarihinde yapılan milletvekili genel seçimlerinin ilk olduğunu söyleyebiliriz.
Bu tarihte yapılan seçimlerde aziz halkımız oylarını açık olarak verdi. Yani sandık
başındaki herkes kimin kime oy verdiğini gördü. Ama açıktan verilen oylar gizli sayıldı.
Kimse görmedi. Tek parti taassubuna, fişlenme korkusuna rağmen, yönetimdeki tek
partinin dışında kalana oy verme cesaretini gösterenler de oldu. Yeni kurulan DP, 395’e karşı 66, bağımsızlar da 4 milletvekili çıkarmayı başardı.
1946’dan bu yana tam 73 yıl geçti. Ama Ankara’dakilerin kafası değişmedi. Zaten öyle olur, millet aptal yerine konur, kendi yaptıkları başkasının yaptığıymış gibi anlatılır.
Dindarı gelir, dinsizi gelir, liberali, koministi gelir, milliyetçisi, milliyetsizi gelir ama
kafa değişmez. Merhum Alparslan Türkeş, bu hastalığın Türk milletine Bizans’tan
geçtiğini söylerdi.
Şimdi size soruyorum: Kayseri’de oy verdiğiniz sandık açılsa, sadece içinde kaç zarf
olduğu tutanağa bağlansa, ama zarflar açılmadan Ankara’ya gitse, oradan açılsa ve
Ankara’daki aklıevveller, “Kayseri’den gelen sandıkta Ali’ye 3 Deli’ye 5 oy çıktı” diye açıklama yapsa, bunu Kayseri’de oy verenler normal kabul eder mi? Bu akla mantığa sığar mı? İleri demokrasinin icaplarına uyar mı?
Dilinizle dişinizin arasında “uymaz” dediğinizi duyar gibi oluyorum.
Ama biz uydurduk bile..
1996 yılında değişen Anayasa hükmüne rağmen 2014 yılına kadar oy verme hakkı gasp edilen Yurt dışındaki vatandaşlarımızın oyu 2014 yılından sonra uçmaya başladı.
O günden bu yans iki Cumhurbaşkanlığı, 3 parlamento seçimi için oy kullandık. Yani oylarımız uçtu. Düsseldorf’tan, Amsterdam’dan, Bükreş’ten zayılan zarfları içindekileri merak ederek uğurladık Türkiye’ye..
Oylar Ankara’da sayıldı. Biz, göremedik. Ne kazananlarımız demokrasinin hazzını yaşayabildi, ne kaybedenlerimiz şöyle adam gibi hüzünlenebildi..
Derken yaklaştık 31 Mart’ta yapılacak yerel seçimlere..
Bu sefer uçacak oyumuz day ok!
İnsanın ‘keşke oy kullanabilseydik de uçarsa uçsaydı’ diyesi geliyor.
Ama gözlemleme hakkımız var!
Bakalım bizim yani yurtdışındakilerin oyu olmayınca, kimin gücü azalacak, kimin gücü artmış gibi olacak..
Göreceğiz!