HAMDİ YILMAZ – KÖSTENCELİ KÜRT YUSUF
Hikâye düz ve basit. Tarih bilgisi verip karmaşık hale getirmeye de niyetim yok. Osmanlı Devleti ordusunda askerlik yapan Diyarbakırlı Yusuf, terhis olduktan sonra Anadolu’ya dönmez. Romanya’nın Dobruca Bölgesindeki Köstence’ye yerleşir. Mal mülk edinir, zengin ve yörede hatırı sayılır biri olur. Yiğit lakabı ile anılır misali, Diyarbakırlı Yusuf’a da “Kürt Yusuf” derler.
Kürt Yusuf’un Köstence’de yaşadığı yıllarda oralar artık Romanya’nındır.
1916 yılında Osmanlı askeri tekrar bölgeye gelir. Galiçya Cephesi açılmıştır. Köstence bölgesinde Braila tarafına giden 760 civarındaki askerin komutanı tesadüfen mi, bilnçli mi bilinmez ama Kürt Yusuf’un bir süre misafiri olur. Kürt Yusuf 760 askeri bir kaç gün ağırlar. Yüzlerce koyun kestirir, pilavlar yaptırır vs.
O günlerden birgün Kürt Yusuf, Komutan ile otururken yöre halkından biri Komutan’ın huzuruna alınır. Adam bir subayın askerleri ile birlikte kendi malına zarar verdiğini söyleyerek şikayetçi olur. Komutan subayı buldurur. Subay haksızdır ve cezalandırılacaktır. Komutan ceza verir ve zarar gören kişinin huzurunda cezanın yerine getirilmesini ister.
Kürt Yusuf tam bu cezanın infazı sırasında devreye girer. Subaya nereli olduğunu sorar. Subay Diyarbakırlı olduğunu söyler. Kürt Yusuf bir hemşehrisi, hem de kendi köylüsü ile o şartlarda da olsa karşılaştığına sevinir ve Komutandan subayı affetmesini rica eder.
Komutan da kendilerini günlerdir ağırlayan Kürt Yusuf’u kırmaz ve subayı affeder. Affedilen subay Asteğmen Raşit Edip’tir.
Ayrılık vakti gelir, Kürt Yusuf 800 civarında askeri Braila’ya doğru uğurlar. Çok geçmez, ordu yenilir ve 800 civarındaki askerden 15-20 asker ancak sağ döner Köstence’ye.
Kürt Yusuf, köylüsü Osmanlı askeri Raşit Edip’in de Braila’da şehit düştüğünü öğrenir. Yıllar sonra bir köylüsü ile karşılaşması ve onun da Braila’da şehit düşmesi Kürt Yusuf’u etkiler.
Oğlu büyüdüğü zaman ona anlatır. Hikaye Kürt Yusuf’un oğlunu da etkiler ve o da oğlu olduğunda, oğluna Diyarbakırlı, babasının köylüsü, Braila’da yatan Raşit’in adını kor.
Torun Raşit büyür, yolu Braila’ya düşer. Türk Şehitliği’ni ziyaret eder. Orada adını aldığı Asteğmen Raşit Edip’in de adını görür. Tuhaf olur..
Torun Raşit Esbol şimdi Köstence’de piskolog olarak muayenehane işletmektedir. Kendisi ile geçen haftaki “Tatarların Tarihi Mirası” konulu sempozyumda tanıştık. “Biliyor musunuz, benim bir yanım Kürt” dedi ve bu hikayeyi anlattı.
Bir başka Köstence ziyareti sırasında kendisini ziyaret etmeye söz verdim. O da o dönemlere ait fotoğrafları vermeye söz verdi. Ama ben yeni bir Köstence ziyaretini beklemeden bu hikâyeyi size aktarmak istedim.
Ne olur, ne olmaz!
(Bu yazı 15 Ekim 2010 tarihinde yayımlanmıştır)