HAMDİ YILMAZ – Romanya nereye gidiyor?
Tam da Avrupa Birliği (AB) dönem başkanlığını yaparken Romanya’nın nereye gittiğini sormanın tuhaflığının farkındayım.
Üstelik de, İstanbul’da düzenlenen Türkiye- Romanya İş ve Yatırım Forumu ve Ankara’da gerçekleştirilen Türkiye, Romanya ve Polonya Dışişleri bakanları toplantısının ardından.
Ancak, Craiova Ford CEO’sunun geçen hafta söyledikleri ile Belçika’nın Bükreş Büyükelçisi’nin yine geçen haftaki sözleri ortada duruyor.
Batılılar, diplomatından işadamına kadar yüksek sesle Romanya’yı eleştiriyor.
Kimse Romanya’nın potansiyelini inkâr etmiyor, ancak herkes akşamdan sabaha değişen mevzuattan, ağırdan alınan işlerden yakınıyor.
Romanya’da, son günlerde gümrüklerde bekletilen sebze meyve tırları ile ilgili şikayetler yeniden yoğunlaştı. Bu sefer canı yanan sadece Türkler değil. AB üyesi ülkeler de homurdanmaya başladı. Gümrüklerde bekleyen tırlarda çürüyen ürünlerden bahsediliyor.
Romanya gelir idaresi kurumu, yumurta parası için kaz öldürmekten zevk aldığı izlenimi veriyor. Yarın yumurtasız kalacağı gerçeğini umursamıyor.
Devlete olan borçlarını iki yıl önce mahkeme kararı ile yapılandırmış firmaların bile onlarca, yüzlerce çalışanı gözardı edilerek banka hesapları bloke ediliyor. Üstelik bu uygulama bir kaç ay önce gerçekleştirilen bir düzenlemeye göre yapılıyormuş. İşin garibi bize ulaşan bilgilere göre bu mevzuat pek çok vilayette uygulanmazken bazı illerde uygulanıyormuş.
Devletin kurumu aynı ama her ildeki şubesi başına buyruk mu hareket ediyor?
Batılıların yoğun şikayetlerine rağmen, Doğu ve Afrika ülkeleri Romanya kapılarını zorluyor.
Romanya Ticaret ve Sanayi Odası, salon parasını ödeyen herkese kapısını açıyor, değişik adlar altında göstermelik ekonomik forumlar yapılıyor. Bu forumlara üst seviyede katılımcı da ayarlıyor.
İyi hoş da, ekonomik forumlara ikili görüşmeler yapacağı, karşısında Romen tüccar ve işadamı bulacağını umarak gelen yabancılar hayal kırıklığına uğruyor.
İki ülke üst düzey politikacısının konuşmalarını yapıp forumdan ayrılmasından sonra salonda kimse kalmıyor. Binbir umutla gelen yabancı satıcı kös kös ülkesine geri dönüyor.
Elinde güç varken, yabancı yatırımcılara havaalanının yolunu gösteren bakanlar gördük. Şimdi onların esamesi okunmuyor. Ama benzerlerini görüyoruz, Romanya’yı terk edebileceklerini söyleyen yabancılara “Biraz yavaş olun!” diyen bakanları görüyoruz.
Batılıların homurdanarak geri adım attığı bir dönemden geçiyoruz.
Bu Türkler hatta diğer Doğu ve Afrika ülkeleri için bir fırsat olabilir.
Olabilir de, Batılının ürktüğü bürokratik ağırlığı Türkler nasıl kaldıracak?
İstanbul ve Ankara’da güzel geçtiğini tahmin ettiğimiz iki toplantının üzerine turp suyu sıkmanın anlamı yok.
Ama soru çok, sorun çok..
Romanya’da hükümet AB ülkesi devlet ve özel sektör yatırımcısının oluşturduğu boşluğu başta Türkler olmak üzere Ortadoğu ve Afrika ülkeleri ile doldurmak istiyor. Hatta Amerikalılarla. Haziran ayında hatırı sayılır ABD firmaları Romanya’ya gelecek, yatırım için görüşmeler yapacak.
Dileriz hemşehrileri Ford Craiova’yı ziyaret etmezler!
Bizim yerimiz bitti, ancak sorumuz havada kaldı.
Sahi Romanya nereye gidiyor?
