HAMDİ YILMAZ – Çok mu sıcak kanlıyız?
TARİH 9 NİSAN 2012
Yirmi yılı aşkın bir süredir, Batı ülkelerinde gazetecilik yapıyorum. Bulunduğum ülkelere gelen Türk devlet adamlarımızın mevkidaşları ile görüşürlerken, “Dostum, arkadaşım” gibi samimiyet sıfatlarını çok kullandıklarını gördüm. Ama, muhataplarının kendilerine aynı sıfatlarla hitap edişlerine de hiç rastlamadım.
Hafızamı zorluyorum, istisnası dahi yok. Bu durumun neden böyle olduğunu geçen hafta Bükreş’i ziyaret eden AB Bakanı ve Başmüzakereci Egemen Bağış’a sordum. Bağış şu cevabı verdi:
“Bize de diyorlar. Mesela Fransa’nın AB Bakanı bana hitap ederken aynı sıfatı kullanır. Biliyorsunuz, Sayın Obama’da Sayın Başbakanımıza karşı ‘Arkadaşım’ diyor.”
Bağış, aklına o an daha fazlası gelmemiş, yada bulunmuyor olmalı ki, “Biliyorsunuz, bizler sıcak kanlı insanlarız” dedi.
Zaman zaman Türkiye’nin yediği arkadaş kazıklarını hatırlayınca, insan düşünmeden edemiyor; “Acaba biz fazla mı sıcak kanlıyız?”
Söz Bağış’tan açılmışken devam edelim.
Büyükelçilik ikametgahının bahçesinde Türkiye’de gelen sekiz gazeteci ile sohbet ediliyordu. Söz nerden açıldı bilmem ama, Bağış, “Talat Halman ve merhum Başbakanımız Bülent Ecevit İngilizceyi çok güzel kullanırlardı” dedi.
***
Romanya baskımızda yayımlandı ama, Türkiye ve diğer ülkelerdeki okurlarımız için tekrarlamış olalım.
Bağış, Romanya’nın İstihbaratçı Başbakanı Mihai Razvan Ungureanu ile de görüştü. Bağış, görüşmede Başbakan Ungureanu’nun kendilerine çok samimi davranması, Türkiye’ye davet edilmesinden büyük memnuniyet duyduğunu ifade etmesinin ötesinde, MIT Müsteşarı Hakan Fidan’dan da övgü ile bahsettiğini, kendisi ile özel selam gönderdiğini de söyledi.
***
Söz başbakandan açılmışken, Romanya Başbakanlık binasına (Viktorya Sarayı) istihbaraçı çekidüzeni verildiğini de bu arada ilave edelim.
Egemen Bağış, bundan iki yıl kadar önce de Bükreş’e bir ziyarette bulunmuş, o zaman programda olmamasına rağmen dönemin Başbakanı Emil Boc ile görüşmüştü. Görüşmeye kaç kişinin gitmesi uygun görülmüşse, o kadar kişi gitmişti. Hatta, ben heyetten kopmuş, o kapıdan bu kapıya derken görüşmenin tam ortasında odanın kapısını açarak girmiş, fotograf çekmiştim. Tabii bunu görevlilerin yardımı ile de yaptığımı belirtmeliyim. O zamanki, başbakan şimdiki İstihbaratçı Ungureanu gibi Türk dostu olan Emil Boc’du.