Rusya Romanya’dan sonra Bulgaristan’dan teşekkür bekliyor
*Geçtiğimiz Aralık ayının son günlerinden itibaren sizi “Nazilerin elinden kurtardık” mavalı ile Romanya’da bir dizi diplomatik skandala neden olan Rusya, aynı gerginliği şimdi de Bulgaristan’da çıkarıyor
Bulgaristan Dışişleri Bakanlığı, Rusya’nın
Sofya Büyükelçiliğinin 9 Eylül 2019 tarihinde düzenleyeceği “Doğu Avrupa’nın
Nazizm’den Kurtuluşunun 75. Yılı Sergisi” ile ilgili resmi açıklamada bulundu.
Açıklamada Sovyet Ordusunun kalkanlarının, Orta ve Doğu Avrupa halklarına yarım
yüzyıl baskı ve sivil vicdanın bastırılmasını getirdiğine dikkat çekiliyor.
Kırcaali Haber gazetesinin belirttiğine göre, açıklamada şu ifadeler yer aldı:
”Sovyet Sosyalist Cumhuriyetleri Birliği‘nin (SSCB) Avrupa’daki Nazizm’in
yenilgisine katkısını reddetmeden Sovyet Ordusunun kalkanlarının Orta ve Doğu
Avrupa’nın halklarına yarım yüzyıl baskı, sivil vicdanının bastırılmasını,
ekonomik kalkınmanın çarpıtılmasını ve gelişmiş Avrupa ülkelerindeki süreçlerin
dinamiğinden kopmasını getirdiği gerçeği önünde gözlerimizi kapatamayız”.
Bulgar Dışişleri Bakanlığı, planlanan sergiyle hiçbir ilgisi olmadığını
vurgulayarak Rusya Büyükelçiliğine ülkenin iç politik tartışmalarına müdahale
söz konusu olduğu için Bulgaristan’da yalnızca bazı siyasi çevreleri
ayrıcalıklı kılan şüpheli bir tarihi tezi (“kurtuluş”) destekleyen
pozisyon almama tavsiyesinde bulundu.
Dışişleri Bakanlığı, 9 Eylül ve sonuçlarının, Bulgaristan’ın 20. yüzyıldaki
gelişimi üzerindeki etkisinin tam ve doğru bir şekilde değerlendirilebilmesi
için tarihçiler tarafından tarihsel bakış açısından ele alınması gerektiğini
belirtti.
Açıklamada, “Uluslararası hukuk açısından, gerçekler açıktır: 9 Eylül darbesi,
5 Eylül 1944’te SSCB tarafından Bulgaristan’a yapılan savaş ilanının ve
ardından Sovyet birliklerinin SSCB’ye nötr olan Bulgaristan topraklarına
girmesinin doğrudan bir sonucuydu” denildi.
SSCB, iktidara gelen yeni bir demokratik hükümetin Nazi Almanya’sı ile
ilişkilerinin sona erdiğini ilan ettiği ve Bulgaristan Krallığı’nın Rusya’ya
karşı tarafsızlık pozisyonunu yeniden teyit ettiği bir zamanda Bulgaristan’a
savaş ilan etti. Bunu, resmi olarak koalisyon hükümet temsilcileri tarafından
idare edilen Bulgaristan’ın SSCB ve Müttefikler tarafından geçici olarak işgal
edilmesi, ancak fiili olarak son derece Sovyet Ordusunun varlığı sayesinde
uygulanması takip etti.
Açıklamanın sonunda, “Bunun Bulgaristan için uzun vadeli sonuçları, Sovyetler
Birliğinin etkisi altına kalan Doğu Avrupa’daki diğer ülkeler için nasılsa
aynıdır – komünist ideolojinin Bolşevik – Leninist versiyonuna dayanan 45
yıllık totaliter bir rejim yönetimi” ifadeleri yer aldı.
75 YIL ÖNCE BULGARİSTAN’DA NELER OLMUŞTU?
Bulgaristan Radyosu’ndaki bir derleme ise o günleri şöyle anlatıyor:
1941 yılının sonunda Bulgar hükümeti Hitler’in baskısı altında İngiltere ve ABD’ye sembolik savaş ilan ederken, üç yıl sonra bunun bir gerçek savaşa dönüşeceğini kimse tahmin edemez.
10 Ocak 1944 yılında yaklaşık 200 Amerikan uçağı Sofya’yı bombardıman ateşine alır.
Bulgar tarihinde bir dönüm noktası olan 1944 yılı böyle başlar. Yaz sonunda Sofya, Almanya ile kötü ilişkilerde, Londra ve Washington ile savaş halindedir. Ateşkes ihtiyacı önemli hal alır. İvan Bagryanov, Kızıl Ordu’nun Romanya’da akımı karşısında tarafsızlık ilan eder.
Aynı gün Bulgar İşçi Komünist Partisi Merkez Kurulu bir talimatnameyle silahlı ihtilalle yönetimi ele geçirir. 2 Eylül’de BZNS Çiftçiler Birliği muhalif bir hükümet oluşturur. Konstantin Muraviev başbakanlığı altındaki kabine barış müzakereleri ve demokratik reformlar politikası vaatleriyle iktidara gelir. Üst düzeyde barış müzakereleri sürse de, Sovyetler Birliği Bulgaristan’a savaş ilan eder.
8 EYLÜL İŞGALİ
8 Eylül’de Kızıl Ordu ülke topraklarına girer ve birçok kenti işgal eder.
8 Eylül’ü 9 Eylül’e bağlayan gecede Sovyet ordusunun istilası bağlamında “Zveno” adlı siyasi çevresinden subaylar Sofya’da önemli mevkileri ele geçirir.Harp ve İçişleri Bakanlığı, posta, telgraf, radyo işgal edilir. Konstantin Muraviev hükümeti düşürülür ve iktidara Nazi karşıtı, Sovyet yanlısı hükümet gelir. Oteçestven front OF Vatan Cephesi ittifağı Kimon Georgiev başbakanlığı altında hükümet kurar.
9 Eylül sabah saat 6.30’da yeni başbakanın sesi duyulur. Komunist rejimden baskı gören, sosyaldemokrat doktor Petır Dertliev’in anılarında o gün şöyle ifade edilmişti:
“Sabah erkenden Kimon Gerorgiev’in sesini duyduk. Zavallı ve tis bir ses. Her şeyi uyandırabilecek, ancak saygı uyandırmayan bir sesti. Duyuruyu duyunca merkeze akın ettik. İnsanlar gelmeye başladı. İtiraf etmek gerekir, Bulgar halkı karşılamasını bilir. Çar öldüğünde heyecan vardı, Almanlar geldiğinde heyecan vardı, şimdi de gene heyecan doruktaydı. Bulgar toplumunda hep bulunur böyle durumlarda sevinç gösterisi yapan kesim.“
Böylece 9 Eylül 1944 yılı Bulgaristan tarihinin önemli bir tarihi dönümü olur. Bu tarih Bulgar toplumunda muazzam değişimlere yol açar. 10 Eylül’de polis feshedilir, yerine genelde partizan çete üyelerinden oluşan Halk Milisi kurulur. Komunistler tarafından karşıt gruplara ve muhaliflere karşı işkence, baskı, şiddet dönemi başlar. 12 Eylül’de 1941-1944 dönemindeki hükümetlerin bakanları, milletvekili ve subayları tutuklama kararı alınır. Ülkede toplu tutuklama ve gözaltına alınmalar resmi bir olağan tablo haline geliyor. Ondan sonraki üç ayda milli aydınlar, idare ve iktisat çevrelerinden binlerce kişi öldürülür.
Gayrı resmi verilere göre, 20-40 bin arası kişi yargısız infaz edilir, öldürülür.