HAMDİ YILMAZ -Bükreş Maarif Okulu açılış töreninin hatırlattıkları -2
Dün, bizim Romanya’ya geldiğimiz 2005 Nisan’ından sonra Türkçe dili odaklı gelişmeleri aktarmıştım.
2015’de TİKA geldi. Din İşleri ve Eğitim Müşavirliklerimiz oldu.
Romanya’ya ilk gelenlerin anlattığı ve bizim de gördüğümüz vatandaşlarımızın bir pencereden konsolosluk işlemlerini yürüttüğü dönem bitti. Eski yeni farkı genelde bu çerçevede anlatılır.
Türkiye’yi ve Türk milletini küresel çetelerin kucağına oturtmaya ant içmiş, bu konuda taşeronluğu üstlenmiş Fettullah şürekasının Bükreş’teki okullarından birisini ilk görüşümüz Osman Pepe’nin Orman ve Çevre Bakanı sıfatı ile Bükreş’te bulunduğu günlere denk gelir.
Türk Büyükelçisi’nin bir Türk bakana eşlik etmediği ilk ve tek okul ziyareti de budur.
Sancı o yıllarda başlamıştı.
Rahmetli olmuş bir iş adamı bana 200 bin dolar bağışta bulunduğu halde, okul masraflarını üstlendiği iki öğrenciye yapılan muameleyi uzun uzun anlatmıştı.
Kendisinin Türkiye’de bulunduğu bir dönemde dönüşü beklenmemiş ve taksitlerini ödeyemeyen iki öğrenci okula alınmamıştı.
***
2005 yılı yaz ortasında aşırı yağış nedeni ile Vrancea Bölgesini sel basmış, büyük doğal tahribat olmuştu. Köprüler yıkılmış, pek çok köylünün evini su basmıştı
Türkiye, TOBB aracılığı ile Romanya’nın acısına ortak olmuş, o zaman Romanya’da mevcut üç Türk STK’sı da bölgeye tır tır yardım malzemeleri taşımıştı.
Türk Büyükelçisi’nin refakatinde böyle yardım malzemesinin götürüldüğü ve Vrancea Valiliğine törenle teslim edişinin ardından bölgede bir kaç Türk işyeri ziyaret edilmiş sonra da Focsani’de Sultan Restaurant’a çay içimi için oturulmuştu.
O toplantıda Romanya’daki okul ihtiyacı gündeme gelmiş, Büyükelçi, Türk iş adamlarının çocuklarının Türkçe’yi öğrenmelerinin önemi üzerinde durmuştu.
2005 yılında şahidi olduğumuz, Devlet destekli bir Türk okulu hayalinin gerçekleşişi tam 14 yıl aldı.
Dönemin Büyükelçisi 2005 yılı Eylül’ünde bir Romen 4 Türk gazetecisi ile gerçekleştirdiği toplantıda, Zaman gazetesi muhabirine, “Orası Türk okulu filan değil. British School diyor adam, buranın adı mı Türk, müfredatı mı Türkçe, neresi Türk? Ben 32 yıllık diplomatım, Türk okulu filan değil orası” diye gürlemiş, girilen polemik üzerine Zaman muhabirine kapıyı göstermişti.
Büyükelçi haklı olmasına rağmen, Abdullah Gül’ün Dışişleri Bakanı olduğu o günlerde, bir FETÖ (o günkü adı ile Cemaat) elemanı “Büyükelçi’ye Ankara’da ince ayar yaptırdık!” diye dalga geçerek dolaşıyordu ortalıkta.
Gürleyen Büyükelçi iki hafta ve aldığı ‘ince ayar’dan sonra STV’nin ayna programı yapımcıları ile bunların okullarına gitmiş ve övgü yağdırmıştı. Hıncını da Hamdi Yılmaz’dan çıkartmıştı.
Demem o ki, Bükreş Maarif okuluna gelinen 14 yıllık süreç kolay olmamıştı.
Şimdi devletimizin bir kanunla kurduğu Türkiye Maarif Vakfı’nın açtığı Bükreş Maarif Okulu hizmete girdi.
Bu hatıraların ışığında dileriz başarılı olurlar.
Kültür ve Turizm Müşavirliği ile doğru dürüst bir basın bürosu hariç, Büyükelçiliğimiz bütün unsurları ile dünyadaki sayılı büyükelçiliklerimizden biri haline geldi.