HAMDİ YILMAZ -Gazetene destek ol kampanyası, Barış Pınarları harekatı, FETÖ tayfası ve biz
Diyordu ki,
“Bir gün, istiklâl ve cumhuriyeti müdafaa mecburiyetine düşersen, vazifeye atılmak için, içinde bulunacağın vaziyetin imkân ve şeraitini düşünmeyeceksin! Bu imkân ve şerait, çok nâmüsait bir mahiyette tezahür edebilir. İstiklâl ve cumhuriyetine kastedecek düşmanlar, bütün dünyada emsali görülmemiş bir galibiyetin mümessili olabilirler.”
***
Gazete Balkan adıyla özdeşleşmiş Hamdi Yılmaz, 15 Temmuz kanlı ve başarısız FETÖ’nün ebleh takımının kalkıştığı darbenin ardından bu emrin gereğini yaptı..
Bu gazete Romanya’da piskolojik üstünlüğü bunlara kaptırmadı.
“… içinde bulunacağın vaziyetin imkân ve şeraitini düşünmeyeceksin!”
Düşünmedik.
Eskiden sadece Bükreş’te yaptıkları protesto amaçlı festivalleri Romanya geneline yaymaya kalkınca, bu kozu onların elinden almaya yeltendik, sıradan bir Türk’ün de yapabileceğini gösterdik.
Onların gittiği her kentin belediye başkanına Romence açık mektuplar yazdık. Bunların kim olduklarını anlattık.
Belediye başkanları bizim mektuplarımızdan sonra bunların festivallerine bir daha gitmediler. FETÖ’yü bu Şovdan mahrum bıraktılar.
Savcılığa koştular, “Nefret suçu işledi, ayrımcılık suçu işledi” dediler. Onu da kazandık.
Bunlarla uğraşırken işimize gücümüze bakmaya yeterli zaman kalmadığı için bugün bedelini ödüyorum.
“… içinde bulunacağın vaziyetin imkân ve şeraitini düşünmeyeceksin!”
Düşünmedik.
29 Temmuz’dan beri banka hesabımız blokeli. Gazetemi, firmamı ve onların yaşaması için bu kuru canı yaşatma derdindeyim.
Kahve ve sigaradan başka kötü alışkanlığım yok. Gelen para anında gittiği için bazen bunu bile bulamadığım anlar oluyor.
***
Gittiler, bir ulusal Romen televizyon kanalının müdürüne FETÖ’nün sembolü haline getirdikleri ‘Hero’ tişortünü giydirdiler, Türkiye aleyhine konuşturdular.
“… içinde bulunacağın vaziyetin imkân ve şeraitini düşünmeyeceksin!”
Düşünmedik!
“Bu imkân ve şerait, çok nâmüsait bir mahiyette tezahür edebilir”
Öyle de oldu.
Ama biz gittik ‘HERO’ tişortu giyen TV genel Müdürünü işten attırdık, aynı televizyonda PARASI ile haftada 1 saatlik Türkçe bir proğram yapmaya başladık.
Yaşatamadık, şimdi bedelini ödüyoruz.
Hesabımıza şu sıralar bir bloke de bunun için gelecek.
“… içinde bulunacağın vaziyetin imkân ve şeraitini düşünmeyeceksin!
Düşünmedik!
Pişman filan da değilim. O günkü şartlarda yapmam gerekiyordu yaptım. Şimdi olsa yine yaparım.
Bütün bunların bedeli 8 bin euro iken şimdi 18 bin euro oldu.
***
Bambaşka bir bela ile karşı karşıyayız.
Tüm dünya karşımıza dikilmişken; stratejik ortaklık, müttefiklik falan filan hepsi rafa kaldırılmışken, koskoca Avrupa kıtasında yaşayan ahalinin beyni yalanla yıkanırken; bunlar din iman ayağına Müslüman Türk’ten topladııklarıyla kurdukları Harami imparatorluğu ile aynı işi yapmaya devam ediyorlar.
Californiya serverlı melanet sitesinde Romence verdikleri haberlere bakınca insanın kanı donuyor.
Türkiye, terörle mücadele ediyor. Tüm dünyaya karşı piskolojik savaş veriyor. Öte yandan Barış Pınarları Harekatı ile haklı olarak kendi güvenliğini sağlamaya çalışıyor.
Bunlar melanet sitelerinde kendilerine para taşıdığı ileri sürülen, kuryelik yapan adamın tahliye edilmeyişini Romence haber yapıyorlar. Türkiye’nin haklılığını göz ardı ederek terör propagandası yapanların gözaltına alınışlarını Romence haber yapıyorlar.
Bu bildiğiniz baldırı çıplak Hamdi Yılmaz, altı belediye başkanını ikna ederek bunlardan uzaklaştırdı da, her yıl yarım milyonu Türkiye’ye giden, bizi seven Romen halkına gerçekleri anlatacak organizeyi kurmak çok mu zor?
“Soros’un kızları’, ‘Maria’nın eteği’, ‘FETÖ gelini’ gibi sıfatlarla rezil ettiğimizi bildikleri için geçenlerde yaptıkları etkinliği sunan ‘FETÖ gelini’nin adını melanet sitesinin Romence versiyonunda yazmışlar, Türkçe sitelerinde yazmamışlar. Biz görmeyelim diye.
“Biz kala kala Iaşi eğitim müdürüne kaldılar” derken galiba yanılmışız. Onu sadece Türkçe versiyonunda yazmışlar. Romence versiyonunda esamesi okunmuyor. Demekki o da yoktu, Türk’e propaganda için yalan yazdılar.
Mütevaziliğin sırası değil, “mahkemede bunun bize verdiği zararı…” diye vıyaklıyorlardı. Biz onların korkulu rüyâsıyız.
Bütün bunları bir maharetmiş gibi anlattığım algılandıysa özür dilerim. Anlattığım için utanıyorum da. Bizim 60 yaşından sonra ego tatmin edecek halimiz yok.
Ama, derdimizi anlatmayınca derman da bulamıyoruz.
Söz buraya gelmişken sorulacak bir iki soru var ama şimdilik kalsın.
***
Avrupa coğrafyasında 6 milyonuz. 6 milyonu 6 milyon elçi gibi görebilmeliyiz.
Türk Devleti Ordusu ile vardır. Onlar da gücü arkasındaki milletten alır. Milletimiz bu gücü her daim vermiştir. Türkler tehlike karşısında çok çabuk birleşen tarihin kaydettiği ender bir millettir.
Türkiye’nin düşmanlarının yada yanlış tanıyanların elinde her türlü güç olabilir. Ama Türkiye’nin en büyük gücü jeopolitiği ve üzerinde yaşayan milletin tehlike karşısında anında birleşebilme özelliğidir.
Bu sefer haklı olan kazanacak. Tıpkı ilk parağrafın yazıldığı günlerdeki gibi.
Türkiye, Irak veya başka ülkelere benzemez. Azıcık tarih okuyan bunu bilir.
***
‘Gazetene destek ol” kampanyamızın başından bugüne 10 yeni abonemiz oldu. Teşekkür ederiz. Abone, reklam ve 29 Kasım’da 12. Başarılı Türk Firmaları Ödül Töreni’ne sponsorluk katkı yoluyla “Gazetene destek ol” kampanyası devam ediyor.