HAMDİ YILMAZ -‘Troglodit Cumhuriyeti’

Cluj’daki Babeş-Bolyai Üniversitesi Sinema ve Medya Bölümü öğretim üyelerinden Doru Pop’un dünkü Adevarul’da yayımlanan yazısının başlığı.

‘Troglodit Cumhuriyeti’

Pop’un aktardığına göre, eski Yunanlılar, ‘mağaraların garip yaratıklar tarafından doldurulduğuna’ inanırlar ve o garip yaratıklara ‘Troglodit’ derlermiş.

Troglodit denilen ilkel insan türleri kendilerini karanlığa hapseder, medeniyeti ellerinin tersiyle iter hatta hasta ve yaşlıları öldürürlermiş.

Pop, sözü bugüne getirerek, “Modern Romanya’da trogalitler her yerde: Parlamentoda, televizyon stüdyolarında, üniversitelerde ve hastanelerde, toplu taşıma araçlarında.” diyor.

Trogloditler, sağduyunun yokluğuyla tanınabilirmiş, onlar herhangi bir sosyal nezaket biçiminden nefret eder; her zaman samimiyetsizlikle en hassas şeylerle konuşmaya alışkınlarmış, kolayca rahatsız oluyor ve gerekirse figürde yumruk atmaya hazır pozisyonda beklerlermiş.

“Maalesef, trolojitlere daha çok alışıyoruz ve konuşma ve düşünce ilkelciliklerini çok kolay kabul ediyoruz” diyor Pop.

“Kelimeler ve hareketlerinizin başkaları üzerindeki etkisini umursamamanız için ne kadar katı olmanız gerekir?” diye soruyor Pop.

Ve Pop acı gerçeği şöyle özetliyor:

“Ne yazık ki troglodytism anavatanımızda pervasızlığın hakim olduğu bir yaşam biçimi haline geldi. Biz bir troglodyte topluluk olduk, üzücü bir gerçeklik tarafından engellenen, fikirlerin ve sosyal değerlerin ilkel bir ortaklık içinde yaşadığı bir toplum.”

“Linnaeus’un dünyanın mağaralarında bir yerde olduğuna inandığı Homo troglodytus’un kendisi tarafından yönetiliyoruz. Ve sosyal zorlama eğiliminde olanları çeşitli barbarca uygulamalar yapan Montesquieu trokodlarından farklı olarak, trogloditanlar sanki Romanya en az bir yüzyılın gerisinde kalmış gibi düşünüyor ve davranıyorlar.”

“Dambovite liderlerini motive eden siyasi fikirlerin ideolojik ilkelcilik hakkındaki kitapların dışına çıktığı anlaşıldığı için, bazı trolojitler tarafından yönetildiğimizden giderek daha emin görünüyoruz.”

“Annelerini ihlal edenler, cinsel ve fiziksel olarak çocuklarını kötüye kullanan ebeveynler, öğrencilerini kötü muameleye layık gören öğretmenler..”

“Bunlar gibi, siyasal trol adamları herhangi bir kanunu, herhangi bir kuralı, herhangi bir ilkeyi ancak istediklerini elde etmek için çiğnemektedir. İlkel tutkuları, iktidar arzusu ve başkalarını mutlu etmek için tutkulu olanları aşacakları sürece kimseyi umursamazlar.”

“Bu örnekler ilkel cumhuriyetimizde troglodyte olmanın zorunluluk haline geldiğini gösteriyor.”

“.Asıl tehlike, düşüncenin mağaralarından çıkan bu varlıklar ile temasa girdiğimizde biz de onlar gibi oluruz gerçeği.”

***

“Dilimiz, dinimiz ayrı olsa da aynı kültürel atmosferin içindeyiz” diye boşa konuşmuyormuşuz demekki!
(Bu yazı  3 kasım 2017 tarihinde yayımlanmıştır)