HAMDİ YILMAZ -Planlı şov malzemesi!
Pazartesi yazılıp da, aynı gün akşam abonelerimize ulaşan Salı günkü gazetede yayımlanan, “Romanya’da sorulması gereken akla ziyan sorular” başlıklı yazımı tekrar dikkatinize sunacağım.
Çünkü Salı günü Bükreş’te yaşananlar bu yazıyı bir kez daha doğruladı. Yalaka ve yalancı Fatih Gürsoy’un önce gözaltına alınıp, sonra serbest bırakılması bu yazıdaki görüşlerin haklılığını ortaya koymaktan başka birşey değildi. Uzatmaya gerek yok. İşte o yazı:
“Diplomat değilim, bir suçlu bir başka ülkeden nasıl istenir, prosedürü nedir bilmem veya herkesin bildiği kadarını bilirim.
Demem o ki, bu konuda ahkâm kesecek değilim.
Ne varki, FETÖ’nün çaldığı sınav sorularını önceden vererek kazandırdığı ve subay olmalarını sağladığı eblehler sürüsü ile Türkiye’de kalkıştığı kanlı ve başarısız 15 Temmuz 2016 darbe girişiminden sonra, Romanya’da yaşananlara bakınca sormadan edemiyorsunuz.
Ama sorulara geçmeden önce 15 Temmuz’dan bu yana Romanya’da yaşananları özetlemek lâzım.
Şu ana kadar Türkiye’nin Romanya’dan talep ettiği iki iade işlemi kamuoyuna yansıdı. Bir iki de geçersiz pasaport dolayısı ile havaalanında belli bir süre alıkonulma ve doğrudan Romanya’da yaşamadıkları halde Romanya’dan geçerken hatırı sorulanlar oldu.
İlkini biraz daha açalım:
Zaman gazetesinin eski Bulgaristan temsilcisi olduğu ifade edilen ve şimdi Romanya’da yaşayan Kamil Demirkaya ile geçen hafta yaşanan Büşra Zeynep Şen olaylarına bakalım.
Tam bir yıl ara ile gerçekleşen iki olayda da hikâye şöyle gelişiyor;
Sabahın kör saatinde ilgili evinden alınarak polis merkezine götürülüyor. Bu işlemi müteakip, FETÖ’nün Suçluları Koruma Timi harekete geçiyor. Olay basına servis ediliyor. Muhtemelen hikâye de önceden hazır olmalı..
Sanığın aynı gün mahkemeye çıkartılacağı belirtiliyor. Nedense ertesi güne de kalmıyor.
Öğleden sonra mesai sonlarına doğru ilgili serbest bırakılıyor. Artık tevatürün, yalanın Türkiye’yi karalamanın bini bir para..
Sonra masum Romen taksici bile Türk müşterisine seçimle gelmiş politikacı ile terör örgütü elebaşı şarlatanı aynı kefeye koyduğunun farkına bile varmadan,“Erdoğancı mısın, Gülenci misin?” diye soracak hale geliyor.
FETÖ güdümlü okul öğretmeninin 9 yaşındaki kız öğrencisine cinsel taciz olayı ve verilen mahkumiyet kararını görmeyen aziz Romen basını bu olaylara balıklama atlıyor.
2013 yılında zaman gazetesi tarafından İstanbul’da ağırlanan, kollarına pahalı saatler takılan 35 Romen gazeteci kullanılarak irili ufaklı medya harekete geçiriliyor.
Şimdi soralım:
-Türkiye, Romanya’dan kaç FETÖ suçlusunun iadesini istedi? Bunlar kimler?
Olup bitene bakılırsa Türkiye, sadece mahkemelerin iade kararı vermeyeceği kesin gibi duran düşük profilli bu iki kişiyi mi istedi?
15 yıldır bu ülkede gazetecilik yapan bana sorarsanız, hayır! Üstelik bu iki zavallıya sıra gelinceye kadar gün akşam olur.
Pek çok kişiyi istemiş olmalı Türkiye.
-Yaşanan olaylardaki iade talepleri için sorarsak; talep Romanya’ya geldiği andan itibaren hemen işleme başlanıyor mu, yoksa uygun zaman (!) için bekleme mi yapılıyor?
Bu soru için tahminde bulunmam güç.
Tahminimiz ne olursa olsun, gelişmeler hep FETÖ’nün işine yarıyor.