HAMDİ YILMAZ – BİRLEŞMİŞ İLLETLİLER ve Umudumuz Liberal Sosyalizm!
Dünya’da, halen Türkiye’de süren kayıkçı kavgasından daha önemli ve vahim olaylar da var. Hem içerideki kayıkçı kavgasından, hem dışarıdaki vahim olaylardan ibret alarak kendimize gelme zamanının geçtiğini anlamak gerekiyor.
Elin eşcinseli bile kafa yorarak insanlığa, “Liberal Sosyalizm” adıyla, üstelik de beğeni toplayan kurtuluş reçetesi hazırlarken gerçek inanç sahibi olanlara ne demeli?
“İslam Medeniyeti, Selçuklu Medeniyeti, Osmanlı Medeniyeti” sıfatlarını tarihin tozlu arşivlerine gömeli kaç asır geçti?
Kimsenin evinin önünü süpürmediği, bu işi hep başkalarına havale ettiği bir dünyada top yekün insanlığın saadetini hedefleyen yeni medeniyet tohumları ekmeden, ulusal huzuru yakalamak mümkün mü?
İngiltere merkezli Save the Children adlı çocuklara yardım kuruluşu Fildişi Sahili, Sudan’ın güneyi ve Haiti’yi kapsayan bir rapor hazırlamış. Bu rapora göre, çatışma ve felaket bölgelerindeki çocukların; bizzat kendilerini korumakla yükümlü Birleşmiş Milletler görevlilerinin tecavüz ve kötü muamelesine hedef olduklarını ortaya çıkmış.
BBC’nin haberine göre, raporda insani yardım kuruluşu çalışanları ve barışı korumakla görevli askerlerin bazılarının, aralarında 6 yaşındakilerin de bulundukları çocukları taciz ettiği belirtilirken, taciz ve kötü muamelenin; çocuklar ve ailelerinin başlarına daha kötü şeyler gelmesinden endişe ettikleri için ihbar edilmediği, suçluların da cezalandırılmadığı saptamasına da yer veriliyor.
Rapora göre, çocuklara yönelik cinsel tacizin failleri arasında, her türlü insani yardım, barış ya da güvenlik faaliyeti yürüten örgütlerin her kademeden personeli var. Bunlara yerel görevlilerle uluslararası personel de dahil.
Raporu kaleme alan Karina Çarki, somut suçlu ismi bulunmamasını ise, ”Bunun nedeni, çocukların, konuşmaları halinde başlarına geleceklerden korkuyor olması” diye açıklıyor. Çarki, araştırmayı yapabilmek için çocuklara gizlilik ve başlarına gelenlere ilişkin ayrıntıları daha ileri aşamalara taşımayacakları konusunda söz verdiklerini söylüyor.
Fildişi Sahili’nde yaşayan 13 yaşındaki bir kız, BBC’ye verdiği demeçte, evinin yakınındaki bir tarlada, 10 Birleşmiş Milletler barış görevlisinin tecavüzüne uğradığını, tecavüzcülerin kendisini kanlar içinde bırakarak gittiğini, sürekli titrediğini, kustuğunu anlatıyor. Barışı koruma operasyonlarının çoğunu Birleşmiş Milletler yürütüyor. Save the Children, sorunla mücadele için Birleşmiş Mİlletler’in cinsel sömürü ve tacizle mücadele ekibiyle öneriler üzerinde çalıştıklarını açıklıyor.
Bu birleşmiş illetlilerle bir yere varılmayacağı ortada. Dünyanın umudu da bir eşcinselin yumurtladığı “Liberal Sosyalizm” ideolojisine kaldığına göre, örtki ölem..
(Bu yazı 13 Şubat 2009 tarihinde yayımlanmıştır)