FETÖ yanlılarının Romanya’daki dostları-3

*Diziyi Hazırlayan: HAMDİ YILMAZ

2016 yılının sonbaharında yani daha 15 Temmmuz’un dumanı tüterken Romanya’nın kuzey kesimlerindeki bir ilde çat kapı ziyaret ettiğim işyerinde, vatandaş gazetedeki “FETÖ” haberini görünce, reaksiyonu gayri ihtiyari “Bunlar da iyice abarttılar” demişti. “Abartanlar” eski ortakları iktidar mensuplarıydı..

Hakikaten biz de ‘Abartıyor muyduk?’

Yani FETÖ olayı Romanya’nın pek bir akıllı ‘Türk muteberleri’nin arzuladığı gibi üstü örtülecek bir olay mı?

Bakınca görüyoruz; Romanya’daki ‘Türk muteberleri’ FETÖ yayınlarından pek rahatsızlar. Rahatsızlar çünkü kendilerine geçmişlerini hatırlatıyor. Her pis geçmiş gibi bugünlerini rahatsız ediyor.

En iyimser ifade ile ‘Türk Muteberleri’ aldanmışlıklarını hazzedemiyorlar. ‘Keriz’ yerine konulduklarına yanıyor olmalılar. Ama nedense, kinlerini kendilerini kandıranlara değil, bugün bunu hatırlatanlara, gündeme getirenlere yöneltiyorlar.

Mesela, unutalım adamın Ekrem Dumanlı’nın ayağına giderek çarşaf çarşaf röportaj verdiğini ve 5 milyon doları takdim ettiği iddialarını..

Hatırladıkça rahatsız oluyor. Hiç bir şey olmamış gibi yoluna ‘Muteber’ bir iş adamı olarak devam etmek istiyor.

Hatırlatınca seni sevmiyor.

Bizim rahmetli Osman Bölükbaşı’na birini sormuşlar; “Nasıl bir adam?” diye. Verdiği cevap, ‘Yetmişiki buçuk milletin fahişesini toplasan böyle bir piçi doğuramaz!”

Evet, dünyadaki bütün terör örgütlerini biraraya getirseniz böyle bir organize oluşturamaz.

Ne yapalım o zaman, unutalım, yaptıkları yanlarına kâr mı kalsın, üç-beş yıl sonra yeniden mi hortlasınlar?

Hayır, aldananlar uyanacak, bilerek o değirmene su taşıyan ise bedelini ödeyecek. Yani bizden çaldıkları adalet devreye girecek. Hesap soracak. Bugün, olmadı yarın, olmadı günü gelince..

O gün gelinceye kadar da rahat olamamalılar. Aldıkları ‘Cennet tütsüsü’ ile hiç bir şey olmamış gibi yaşayamazlar.

Konu “FETÖOLOG”lar yetiştirmemizi gerektirecek kadar önemli, karmaşık ve derin.

Biz basite dönelim ve FETÖ yanlılarının Romanya’daki dostlarını irdelemeye devam edelim.

Hatırlar mısınız, Devletimiz, zamanın Başbakanını dinleyen polis bozuntusu iki zatı kaçarak Cemaat inlerinde ağırlandıkları Romanya’dan çetrefelli hukuk mücadelesine rağmen çekerek almayı başarmıştı. İşte bu başarı öncesinden yine kendi propaganda araçları Cihan’dan bir haber:

BÜKREŞ- Romanya’da gözaltında tutulan polislerin avukatları basın toplantısı düzenledi.
Böcek davasında arandıkları için Romanya’da gözaltına alınan iki Türk polisin avukatları Temeşvar şehrinde basın toplantısı düzenleyerek süreci anlattı.
Cihan haber ajansının haberine göre, Avukatlar, eski polis memurları Sedat Zavar ve İlker Usta’nın Romanya ile Macaristan arasındaki Nadlac sınır kapısında ‘pasaportta sorun olduğu’ bahanesiyle Ankara kaynaklı ‘asılsız şifahi beyan’ üzerine alıkonulduğu ve Interpol ve Türk mahkemesi kararının sonradan Romen makamlarına ulaştığını kaydetti.

Halen Temeşvar (Timişoara) polis merkezi nezarethanesinde gözetim altında tutulan iki polisin avukatları; Şerban Ungur ve Mehmet Sürer dün, müvekkillerinin dava ve gözaltı süreçleriyle ilgili dikkat çekici açıklamalarda bulundu. Avukatların edindiği bilgiye göre, polislerin alıkonulmasından mahkeme sürecine kadar Ankara, Romen makamlarına bakan düzeyinde baskı kurdu. Avukat Şerban Ungur, müvekkillerinin durumunu sormak üzere gittiğinde, Temeşvar adliyesindeki savcının Adalet Bakanı’yla görüşme halinde olmasına dikkat çekti.. İki polis hakkındaki İnterpol kararının, Nadlac’taki alıkoymadan sonra yayınlanmış olmasının ‘şifahi beyanla asılsız ihbar’ seçeneğini kuvvetlendirdiği öne sürüldü.

Avukat Şerban Ungur, Sedat Zavar ve İlker Usta’nın yeşil pasaport sahibi ve seyahatlerine mani bir uluslararası karar olmaksızın Macaristan ve Romanya’ya seyahat ettiğini kaydetti. Müvekkillerinin salı günü Macaristan’dan havayoluyla Bükreş’e indiklerine dikkat çeken Ungur, “Haklarında İnterpol kararı varsa, Budapeşte nasıl saldı? Bükreş’te niye yakalanmadılar?’ diye sordu.
Romen avukat alıkonulma ve sonrasına dair şu bilgileri paylaştı: “Müvekkilim iki polis, perşembe sabahı Romanya’dan Macaristan’a geçmek üzereyken Nadlac sınır kapısında alıkonuldu. İlk başta kendilerine, Türk makamları tarafından bildirilen bir sorun olduğu bu nedenle alıkonuldukları söylendi. Ancak sonraki gelişmelerden, Türk tarafının bir stratejiyle asılsız bilgilendirme yaparak zaman kazandığı ve bu süre içinde İnterpol kararı çıkardığı anlaşılıyor. Zaten cuma günkü duruşmada, Türk makamları kanıt gösteremediği için Romen hakim, Türkiye’den yeterli ve gerekli belgeleri isteyerek, polislere 39 gün gözaltı kararı verdi.”

Ankara’da süren ‘böcek’ davasının avukatı Mehmet Sürer de, davanın gelişim sürecini anlattığı konuşmasında, geçen Çarşamba günkü duruşmada aslında davanın çöktüğünü, fakat son bir yılda yapılanlarla adil yargılanmanın rafa kaldırılması nedeniyle zanlıların peşinen suçlandığının altını çizdi. Müvekkillerinin iki defa tutuklanıp serbest bırakıldığını hatırlatan Sürer, gözaltına alınma ve gözaltı süreçlerinde müvekkillerine psikolojik işkence yapıldığına dikkat çekti.

POLİS EŞİNDEN SUÇLAMA

Romen medya mensuplarının talebi üzerine toplantı sonrası, gözaltında tutulan polislerden Sedat Zavar’ın eşiyle telefon bağlantısı kuruldu. Romen gazetecilerin tercüman (Bükreş’ten para veya Fetullah aşkına Timişoara’ya giden bir soydaş) vasıtasıyla sorduğu sorulara cevap veren Sibel Zavar, evi aramaya gelen polislerin kapıyı kırarak içeri girdiğini, çocuklarının gözü önünde eşine kötü muamele edildiğini anlattı. Bir gazetecinin, Romanya’ya gelmek isteyip istemediğini sorusuna ise Sibel Zavar, “Aylardır çocuklarım babasını soruyor. Tabii ki eşimin yanına gelmek isterim. Artık herkes gibi normal hayata dönmek istiyorum.” dedi. Romen basın mensupları, son bir yılda gözaltına alınan polislerin uğradığı insanlık dışı muameleleri yansıtan fotoğrafları da inceledi.

SIĞINMA TALEBİ SONUÇLANMADAN İADE YOK

Öte yandan gözaltından tutulan Sedat Zavar ve İlker Usta’nın siyasi sığınma süreci ilerliyor. Romanya Göçmen Teşkilatı yetkilileri yarın (Çarşamba) polisle mülakat yapacak. Sığınma başvuruları mahkeme kararından önce yapıldığı için Romanya yasaları gereği, sığınma başvurusu neticelenmeden, ‘iade’ yönünde karar çıksa bile uygulanamayacak. Yasalara göre, sığınma başvurusu 2 yıl içinde karara bağlanıyor.
(Cihan-12 Şubat 2015 Perşembe)

Gördüğünüz gibi Romanya’da FETÖ inlerinde gizlenenler için servis edilen haber FETÖCAN’lara moral babından. Ama olsun. Fotoğraflara iyi bakın. Çoğunuzun yakından tanıdığı aç gözlüler, söz konusu siz olsaydınız, kaç para alırlardı? Dostluk böyle birşey olmalı!

Bir de Romanya’daki FETÖ’cü suçluları koruma timinin çabasına dikkat edin. Tele konferans yoluyla Türkiye’deki kadına soru soran Romen gazeteciler, 1 dolar için kulağını deldirmeye hazır soydaş tercümanın Timişoara’ya gitme fedakarlığı vs. Ama, Türk Devleti FETÖ cenahının bunca çabasına rağmen o iki polisi alarak yargılamaya başlamıştır.

(30 Kasım 2016 tarihinde yayımlanan bu yazı güncellenmiştir.)

   DEVAM EDECEK