HAMDİ YILMAZ – Türk karşıtı politikayı sadece AB politikacıları yapmıyor

Türk basınında turist ve aile ziyareti vizesine uygulanan engellemelerle ilgili haberler yoğunlaşınca, Brüksel’den “Avrupa Birliği Komisyonu basın birimi, Türkiye vatandaşlarına turist vizesinin süresiz durdurulması haberini yalanladı.” Haberleri gelmeye başladı.

Yapılan açıklamada, “Komisyonun herhangi yeni bir önerisinin olduğu konusundan haberdar değiliz” denildi ve daha fazla bilgi verilmedi.” deniliyor.

Bazı meslekdaşlarımız da “Avrupa Birliği, koronavirüs önlemleri kapsamında Türkiye’nin de aralarında bulunduğu bazı ülkelere birlik sınırlarına giriş engeli uyguluyor” diyerek topu taca atıyor.

Yaşadığımız Romanya dahil 15 Mart’tan bu yana Türkiye’den AB üyesi ülkelerin birisinde yaşayan nişanlısını, eşini, oğlunu, kızını, ana babasını veya kardeşini ziyaret edebilmek için herhangi bir AB üyesi ülkeden vize alanı görüp duydunuz mu?

Yada turistik amaçla vize alan bir Türk’ü gördünüz mü?

İstisnaları varsa bilmem, ama kahır ekseriyetle yok.

Altı aydır yok.

Üstelik AB’nin güncelleme listesinde engelleme ile ilgili bir süre de yok. Eskiden, 15 temmuz’a 31 ağustos’a kadar filan deniliyordu. Şimdi öyle belirleyici bir tarih yok.

O zaman Brüksel’in kodamanları incinmesin diye “Engelleme” değil de ne diyeceğiz yani?

Haa, Brüksel bu konuda bir yasa hazırlamamış, bir öneri dahi yapılmamış! Altı aylık uygulama artık gelenekselleşmişse yasanız olsa ne olur, olmasa ne olur?

Bari aklımızla alay etmeyin.

***

Bırakın vizeyi ben size başka bir şey anlatayım.

Geçenlerde Romanya’da yaşayan bir vatandaşımız başından geçeni anlattı.

“Oturum sürem doldu, malûm sebeplerden, kurumlardan taleplerimize zamanında cevap verilmeyince, haliyle biz de oturum evraklarını geç teslim ettik.

Normal zamanda olsa para cezası yazarlardı, durumu bildikleri için para cezası yazmadılar. Buraya kadar sorun yok. Oturum kartı da biliyorsunuz evrak tesliminden bir ay sonra geliyor. Bazen 40-50 günü de bulduğu oluyor. Eh olsun, alıştık artık.

Ama iş bununla bitmiyor. İhtiyacım oldu BCR adlı Avusturya kökenli bankadan bir miktar para çekmeye gittim. Oturum kartının süresi geçtiği için doğal olarak kimlik yerine pasaportumu verdim.

‘Senin adresin yok’ diye benim paramı bana vermediler.

Saf saf eve gidip üç yıllık yeni yaptığım kira sözleşmesini getirdim. İşte adresim, zaten aynı değişmedi dedim. Yine vermediler, vermiyorlar. Bunu da ‘sizin güvenliğiniz için yapıyoruz’ demezler mi? kimliğin üzerinde yazacakmış, ama kimlik bir ay sonra gelecek,

Yeni kimlik gelene kadar da çekemeyeceğim. Romanya’yı terk etmeye karar versem demek param da burada kalacak. Kimlik geldiğinde ilk işim BCR ile hesabımı kapatmak olacak. Oysa daha 15 gün önce telefonla arayıp aile üyelerimi BCR’ye yöndirmemi istemişlerdi.”

Gördüğünüz gibi engeli sadece Brüksel kodamanları koymuyor. AB zihniyetine sahip her kişi her kurum koyuyor.

Türklere vize yasağı diye bir öneri yapılmamışmış, mış oğlu mışmış!

0 Paylaşımlar

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir