HAMDİ YILMAZ – Sekiz yıl sonra gelen doğal gaz müjdesi!

Cuma günü verilen ‘Karadeniz de Doğal gaz rezervi bulduk’ müjdesini Türk halkı aslında 2012 yılında almalıydı.

‘Nasıl mı?’ diye soracak olursanız, işte çeşitli tarihlerdeki yazılarımdan ve gazetemizdeki bir haberden alınma gecikmiş müjdenin hikâyesi:

TARİH 6 EKİM 2009

Özal’ın Maliye Bakanlarından Vural Arıkan zamanında, “Petrol yükünü Türkiye sırtından atsa, KDV alamayız” gibi bir söz etmişti.

Meselenin teknik ayrıntısına girecek değilim. Ama petrol ve gaz maliyetinin sırtımızdaki yükü mâlüm.

Genelde seçim zamanları Türkiye’nin orasında, burasında “Petrol bulundu” gibi haberler verilir. Bu sefer seçim filan yok ama ben benzeri bir haberi ilgilisinin ağzından duymuş olmanın rahatlığı ile size aktarabilirim.

Türkiye 2-3 seneye kadar petrol ve gaz maliyetinden kurtulacak.

Çünkü, Türkiye’nin ihtiyacı kadar gaz ve Petrol Karadeniz’den çıkartılacak. TPAO Genel Müdürü Mehmet Uysal ile Enerji Formu için geldiği Bükreş’te sohbet etme fırsatı bulduk.

Ben onun yalancısıyım. 2-3 yıla kadar Türkiye, petrol gideri kamburundan kurtulacak.

“Yazabilir miyim?” diye sordum. Cevabı şöyle oldu:

“-Tabii.. Önümüzdeki yıl sondaj çalışmasına başlıyoruz. 2-3 yıla kadar Türkiye kendi petrol ve gazına kavuşur. Karadeniz’de Türkiye’nin ihtiyacını karşılayacak reverv var.”

Uysal’a, “Haritada Trabzon ile İskenderun arasında cetvelle bir çizgi çizseniz, doğu ve güneyde bizim sınırların dışında kalan yerlerde petrol var, sınırın bu yanında yok. Bu size mantıklı geliyor mu?” diye sordum. Gülerek:

“-Türkiye’nin sınırlarını İngiliz jeoloji mühendisleri çizdi de ondan” dedi.

Hatta, “Bizim Malatya dağlarında başlıyormuş sınırlar, sonra güvenliği sağlama alma gerekçesi ile sınırı geriye şimdiki yerine çekmişler. Zaten biz de o geriye çekilen alanda petrol arıyoruz. Bulursak da ordan buluyoruz” dedi.

İşin, tarihi kısmı açısından tartışmaya girmek istemem. Doğrusu Malatya dağlarında başlatılması düşünülen sınırla ilgili bir bilgim de yok.

Ancak, cetvelle çizilen haritalarda oluşturulan ülkelere Arap şeyhlerinden Kral atayan İngilizlerin bizi kendi derdimize düşürdüğünde, jeoloji mühendislerinden yararlandığı kesin.

Uysal ile başka şeyler de konuştuk.

Özellikle ‘Özelleştirme’ konusunda mutabık olduğumuzu gördüm. O da Özelleştirmenin kutsal Kabe duvarı gibi dokunulmaz olmadığını düşünüyor.

Karşılıklı görüşlerimizi aktardık birbirimize.

“Yağma Hasan’ın böreği” olarak algılanan bir anlayışın bizde veya başka yerlerde ne gibi sonuçlar doğurduğu artık görülüyor.

TARİH 9 ŞUBAT 2010

Geçen Sonbaharda Bükreş’te Karadeniz ve enerji kaynakları üzerine uluıslaraarası bir toplantı düzenlenmişti. Amerikalı bir konuşmacı konuşuyor, konuşuyor, konuştukça bütün yolları getirip Türkiye’ye dayıyordu. Ardından da, “Gördüğünüz gibi maalesef coğrafyayı değiştirmek mümkün değil” yorumunu yapıyordu. Kendi kendime “Adamlar coğrafyayı değiştiremeyecekleri için üzerinde yaşayan insanları değiştirme planı yapmışlar” demiştim.

***

Türkiye Petrolleri Anonim Ortaklığı (TPAO) ve Brezilya firması PETROBRAS’ın işbirliğiyle Karadeniz’de ultra-derin deniz sondajları yapmak için Norveç’ten yola çıkan dev petrol arama platformu “Leiv Eiriksson” ile platformu çeken “Normand Pioneer” adlı römorkör Sinop Limanı açıklarına demirledikleri gün Enerji ve Tabii kaynaklar Bakanı Taner Yıldız, kendi bürokratı kadar net konuşmamış, “Bu bir sondaj çalışması. Sonuçta bulamamak da var. Bulunursa ithalatın yüzde 20’sini karşılarız” demişti.

Araya başka konular girdiği için geç de olsa aynı konuda “Dileriz bürokratın söyledikleri gerçekleşir” şeklindeki temennimizi sizinle paylaşmak istedik.

2011 TARİH 13 MART

TPAO Genel Müdürü Mehmet Uysal iki yıl önce Bükreş’teki sohbetimizde Karadenizde buldukları petrolü 2012’de çıkartacaklarını ve Türkiye’nin Kaderini değiştireceklerini söylemişti.

Enerji Bakanı Taner Yıldız’a geçenlerde geldiği Bükreş’te genel müdürün sözlerini hatırlattığımızda, “Biz petrolü bulmadan ‘bulduk’ demeyiz” demişti.

TARİH 28 ARALIK 2011

Dün ajanslardan gelen haberlere göre, Karadeniz’de petrol arayan Exxon Mobil adlı Amerikan firması Sürmene 1 kuyusunda petrol bulamamış ve tası tarağı toplayarak Romanya’ya yönelmiş. Karadeniz de kaç firma petrol arıyor, biz bu işlerin neresindeyiz bilmem ama, Exxon Mobil’in başarısızlığına üzülüp üzülmememiz gerektiğini de bilmiyorum.

TARİH 19 EYLÜL 2012

Türkiye Petrolleri Anonim Ortaklığı (TPAO) ve Brezilya firması PETROBRAS’ın işbirliğiyle Karadeniz’de ultra-derin deniz sondajları yapmak için Norveç’ten yola çıkan dev petrol arama platformu “Leiv Eiriksson” ile platformu çeken “Normand Pioneer” adlı römorkör Sinop Limanı açıklarına demirledikleri gün (Şubat 2010) Enerji ve Tabii kaynaklar Bakanı Taner Yıldız Bükreş’teydi. O gün Bakan Yıldız, aynı konudaki sorumuzu cevaplandırırken kendi bürokratı kadar net konuşmamış, “Bu bir sondaj çalışması. Sonuçta bulamamak da var. Bulunursa ithalatın yüzde 20’sini karşılarız” demişti.

Bu arada Romanya Karadeniz’de doğal gaz buldu. Bulgar araştırmaya soyundu. Derken önceki gün ajanslardan gelen haberlere göre, Karadeniz’de biz de doğalgaz bulmuşuz. Bakan Yıldız yine ketum, belli ki hayal kırıklığına uğramak istemiyor. Olaya itiyatla yaklaşıyor. Ama, başka devlet firmaları ile 6 nin metre derinlikte bulamadığımızı kendi başımıza yaptığımız 3 bin 650 metre derinlikte bulduğumuzu söylemeyi de ihmal etmiyor.

Sevindirici olduğu kadar da ibretlik bir tesbit bu.

TARİH 5 EKİM 2009

KARADENİZ’deki enerji tartışıldı

Atlantik Konseyi Başkanı Amerikalı Senatör Chuck Hagel`in başkanlık ettiği Karadeniz Enerji ve Ekonomi Forumu` Romanya`nın başkenti Bükreş`te tamamlandı. İlk kez düzenlenen toplantıda Karadeniz`deki enerji politikaları konusunda `Rusya`yla cephe oluşturmayacak bir strateji arayışı` öne çıktı. İki gün süren 8 oturumla bölgedeki enerji güvenliği, uluslararası pazarda bölgenin rolü gibi konular tartışıldı.

Forumda konuşan Chuck Hagel, Karadeniz ve Hazar bölgesinin `enerji arzı ve enerji yolları konusunda dünyanın en önemli bölgesi` olduğunu söyledi. Hagel, `Petrol ve doğal gaz yataklarının bulunması; Avrupa ve dünya piyasalarının çeşitliliğine ve istikrarlı enerjiye olan ihtiyaçları, bu bölgeyi müzakerelerimizin merkezi yapıyor.` dedi.

Karadeniz Enerji ve Ekonomik Forumu`nda, `Global enerjinin geleceği` konulu oturumunda ise Türk bürokratlar Türkiye`nin bölgedeki stratejik konumunu anlatma fırsatı buldu.

Oturumlarda,  Enerji ve Tabii kaynaklar bakanlığı Müsteşarı Metin Kilci, TPAO adına Mehmet Uysal, BOTAŞ adına Mehmet Konuk, Sabancı Enerji adına Selahattin Hakman söz aldı. Konuşmalarda, Karadeniz`de bulunacak enerji kaynaklarının dünyayla entegre bir şekilde üretilip uluslararası ağlara transfer edilmesi konusundaki planlamaların karşılıklı işbirliği içinde yürütülmesi üzerinde duruldu.

Türk heyetine Bükreş Büyükelçisi Ayşe Sinirlioğlu bir de yemek verdi. Müsteşar Metin Kilci ve TPAO ilgilileri Köstence’ye giderek, TPAO için yapımı Romenler tarafından sürdürülen platoyu incelediler.

Bükreş’teki Enerji Formu’na katılan Enerji ve Tabii kaynaklar Bakanlığı Müsteşarı Metin Kilci başkanlığındaki Türk heyetine Bükreş Büyükelçisi Ayşe Sinirlioğlu yemek verdi. (Foto: Arşiv 5 ekim 2009)

0 Paylaşımlar

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir