‘Bükreş benim ikinci evim?’

* Garanti BBVA Romanya CEO’su Ufuk Tandoğan, Romanya’nın önde gelen ekonomi gazetesi Ziarul Financiar’a konuştu

BÜKREŞ (Gazete Balkan)- Romanya’nın en büyük günlük ekonomi gazetesi Ziarul Financiar’dan Cristina Rosca tarafından hazırlanan ‘İş Sonrası’ bölümü için mülakat veren Garanti BBVA Romanya CEO’su Ufuk Tandoğan, Bükreş’i tek kelime veya bir cümle ile tanımlaması istenince, “Bükreş benim ikinci evim” dedi.

Gazete okurlarına Tandoğan ile ilgili şu bilgileri verdi:

Ufuk Tandoğan, yaklaşık sekiz yıl önce Romanya’ya geldi ve bugün CEO’su olduğu banka olan Garanti BBVA Romanya’nın yönetimini devraldı.

Aslında tüm kariyerini bankacılıkta kurdu, en uzun zamanını evinde geçiriyor, Romanya’yı sadece cennet gibi plajlar ve tarih dolu şehirler arayan turistler için bir cennet olarak tanımlıyor, ülkeyi aynı zamanda gastronomi ve misafirperverliği sanat eseri derecesine yükselten bir turizm destinasyonu olarak görüyor.

Garanti BBVA CEO’su, Bükreş’in artık ikinci evi olduğunu söylüyor ve özellikle Başkent’in, ama aynı zamanda bir bütün olarak Romanya’nın cazibesini ve aceleyle kendisine aşama aşama açılan yerleri nasıl keşfettiğini anlatıyor.

SORU: Romanya ile ilk bağlantınız neydi? Bükreş ne ​​olacak?

TANDOĞAN: Romanya ile ilk ve aynı zamanda en kıymetli bağlantım, 2012 yılında Garanti BBVA CEO’su pozisyonundan faaliyetime başladığım an oldu. Romanya’da ilk gördüğüm şehir Bükreş’ti, bu yüzden kalbimde özel bir yeri var.

SORU: Buraya geldiğinizde Bükreş’in size bıraktığı ilk izlenim neydi?

TANDOĞAN: Şehrin ne kadar canlı olduğundan etkilendim. Kültürel yaşamı, insanları, ünlü üniversitelerine okumak için ülkenin dört bir yanından gelen çok sayıdaki genç öğrenciler ve burada kariyerlerini inşa eden iddialı profesyoneller tarafından büyülendim. Bazılarına komik gelebilir ama Bükreş’teki trafik beni bunaltmadı çünkü çok kalabalık ve sıkışık bir şehir olan İstanbul’dan geldim. Ama şimdi uzun mesafelerde bile araba kullanmak yerine yürümeyi seviyorum.

SORU: O zamandan beri şehirde meydana gelen ana değişiklik sizce nedir?

TANDOĞAN: Bükreş, her yıl dönüştürme ve zamanla gerçek bir Avrupa başkenti olma konusunda inanılmaz bir kapasiteye sahiptir. Şehir sürekli gelişiyor ve özellikle gençlere ve ailelere fırsatlar sunuyor.

Son on yıldaki en ilginç değişikliklerden biri, kesinlikle metropol alanının ne kadar iyi geliştiğiyle ilgili olmalı, yeni yerleşim yerleri şehrin dış mahallelerinde hayat buluyor ve ekonomik sınırları genişleten yeni iş fırsatları yaratıyor.

SORU: Bükreş’te en sevdiğiniz yer neresi ve neden?

TANDOĞAN: Her ziyaretimde tarihle ilgili yeni bir hikâyenin ortaya çıktığı Athenaeum’u seviyorum ve- bir spor meraklısı olarak- Başkent’in parklarında, özellikle Herăstrău’da daha uzun yürüyüşler yapıyorum veya koşuyorum.

SORU: Bize şehirdeki son keşfinizden bahsedin.

TANDOĞAN: Birçok seyahatim ve iş toplantım zamanla bana şehrin çoğunu ve ülkedeki birçok ilginç yeri görme ayrıcalığı vermiş olsa da yeni keşfettiğim birkaç hazine var. Bana ilham veren küçük toplulukları, aile şirketlerini ve Romanya geleneklerini keşfediyorum. Yeni bir şey olmasa da müzik festivallerinin hayranı oldum. Covid-19 pandemisini kontrol altında tutmayı başardıktan sonra, belki gelecek yıl başlayabilecek bu tür olayları tekrar dört gözle bekliyorum.

SORU: Kısacası, Başkent’te geçirdiğiniz bir hafta sonu neye benziyor? Gittiğiniz yerler, en sevdiğiniz aktiviteler neler?

TANDOĞAN: Eski şehirdeki ve şehrin kuzeyindeki bazı iyi restoranların hayranıyım ve özellikle koşu olmak üzere açık hava sporları yapmayı seviyorum. Bu dönemde, sosyal mesafenin kısıtlanması nedeniyle seyahat daha nadirdir. Ancak hafta sonları birkaç saat ailemle dışarı çıkmayı seviyorum.

SORU: Bükreş’te bugün ne eksik?

TANDOĞAN: Sosyal mesafeli bir dönemde, çoğumuzun şehirden daha çok keyif almamız gerektiğinin açığa çıktığını düşünüyorum. Bence günlük hayatın yoğun ritmi birçok şeyi apaçık görmemizi sağladı. Bükreş halkı çok sosyal ve büyük toplulukta yaşamayı seviyorlar ki bu güzel bir şey. Bununla birlikte, sanırım birbirimiz için daha fazla anlayışa ve sabra ihtiyacımız var- sadece şimdi değil- aynı zamanda daha basit zamanlarda, günlük trafik ve tıkanıklık gibi önemsiz şeylerin bizi bunalttığı zaman.

SORU: Son olarak, şehri bir cümle veya tek bir sözcükle nasıl tanımlarsınız?

TANDOĞAN: İkinci evim, bu söyleyebileceğim en kısa ve en doğru şey.

0 Paylaşımlar

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir