Mehmet Fuat ERGÜN & SEKİZ GÖBEK ÖNCESİ YENİÇERİ DEDEM ROMEN

1993’den beri ağırlıklı olarak ikinci vatanım Romanya’dayım.

– 1993-95 Asil Nadir dönemi, renkli televizyonun olmadığı bir dönem Romanya Vestel Genel Müdürü.

Bir senede 12 satış mağazasının açılması.

– 1997-98 Alüminyum, sac doğramadan başka, PVC’nin bilinmediği bir dönemde Pimapen Romanya Genel Müdürü.

Altı ayda 10 üretici bayinin devreye alınması,

Ve sırasıyla

– Kauçuk yer kaplama,

– Hurdaya ayrılmış sanayi kuruluşların satın alınıp, kesimi, hurdaların ihracı,

– Renault öncesi Dacia sac pres parçaların üretimi,

– Romanya’da ilk fleksibil ambalaj fabrikası,

– Polipropilen çuval fabrikası kurulması ve devreye alınması,

– Upruc-Tap paslanmaz çelik döküm, ağır endüstri pompa, vana fabrikası,

– Prolemn sunta, mdf, kapı kanat üretimi.

Sanayi kuruluşlarında Romanya’da son 27 senemin 20’sinde bizzat üst yönetici olarak görev aldım.

TV programlarımda, sayısız makale, gazete köşe yazılarımda, konferanslarımda gururla taşıdığım Türkiye ve Romanya bayrak rozetimi göstererek ikinci vatanım dediğim, kanımın, DNA’mın çektiği ülkem Romanya.

Ergün ailesi bugüne kadar, iki general vermiştir ülkeme.

Biri babamın amcası oğlu 1959 Adana Garnizon Komutanı Tuğgeneral Veysel Ergün, diğeri zamanında ülkemizin en genç kurmay binbaşısı, sonraları Deniz Tümamiral amcam oğlu Saim Ergün.

Saim Ergün’ü, ben İTÜ ikinci sınıftayken Kurmay okulunda ziyaret ettim.

Bana kökenlerimiz için şu tarihi bilgiyi verdi.

“Fuat, biz paşa yani general olmadan önce soyumuz, sopumuz araştırılır.

Bizim ailemizin, 7 göbek, (şimdi zamanla 8 göbek) geçmişimiz Osmanlı döneminden Romen kökenli Yeniçeri devşirim okulundan, Süleyman paşadır.

Rus-Osmanlı savaşı sonrası, Malatya Gündüzbey köyümüzü beğenip oraya yerleşmiştir.”

Neden Malatya gibi bir yerde, annemin sarı saçlı, beyaz tenli, mavi gözlü olduğunu sonraları anladım.

2000’li yıllarda annem, babam Romanya’da bir ay misafirim oldular.

Babam, Türkiye’ye dönmeden önce Bükreş’te son Cuma namazında ağlayarak “Yarabbi bana bir defa daha nasip et Romanya’yı görmeyi” dedi.

Allah duasını kabul etti.

83’lü yaşlarında ikinci kez bir daha geldi Romanya’ya.

Kan çekmese, 83 yaşında zor yürüyen biri, bu duayı neden yapsın.

Romanya’da 1993’den beri bir gözlemci olarak izlenimlerimi, nereden nereye gelindiğini zaman zaman bu köşemde sizlerle paylaşmaya çalışacağım.

Birkaç gün önce yüreklerimizi yakan enstitüsü yangınından bahsedeceğim.

Romanya hastanelerimizin modernizesi öncelikli yatırım kapsamına alınmalıdır.

Sağlık her şeyin üstünde.

Romen yetkililerine bir önerim var.

Sağlık teşvik yatırımları bir an önce cazip hale getirilmelidir.

Türkiye’nin sağlıktaki başarıları DSÖ dahil herkesin dilinde.

Neden iki kardeş ülke olarak bu avantajlardan faydalanmayalım.

Türkiye’de Bursa’da iki, Malatya’da bir özel hastane Romanya’da hastane kurmaya hazırlar.

Bu işi hızlandırma açısından gelin Romen Sağlık Bakanlığı organizatörlüğünde Türkiye’ye bir program yaparak konuyu güncel hale getirelim.

0 Paylaşımlar

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir