HAMDİ YILMAZ & Guguk kuşu niçin gelmiyor?

Apartman kelimesinin Rumen dilindeki anlamı bizdeki gibi değil. Bizde adrese “bilmem ne apartmanı daire numarası.” diye yazarsınız. Burada apartman kelimesi tam olarak bizdeki ‘daire’ kelimesinin karşılığı..

Neyse, evim apartmanın son katında. Ara katları bilmem ama, çöp odasına gitmek için biri zemin kattaki bahçe kapısını açsa, benim ev cereyan yapar.

4,5 yılı aşkın bir süredir aynı evde oturuyorum. Dışı göreni, içi beni yakan geniş bir balkonum var.

Balkon saçaklarına kuşlar konar.

Dahası her gün “guguuk, guguuk..” diye öten kuşlar vardı..

Havalar iyi gitmesine, bahar havasına rağmen ne balkon saçaklarına kuşlar konuyor, ne de uzaktan “guguuk, guguuk..” sesleri geliyor.

Koronavirüs salgınından önce fark ettim bu “guguuk, guguuk..” seslerinin yokluğunu.

Sonra dikkatimi çekti saçaklarda serçelerin eksikliği..

Önceki gün düşündüm, insanlar kendi dertlerinde olduğu için henüz koronavirüs – doğa ilişkisini irdeleyen bir yazı okumadık.

Koronavirüs ve kuşlar da öyle..

Acaba, dört küsur yıldır ruhuma iyi geldiğini yeni anladığım “guguuk, guguuk..” sesini çıkaran guguk kuşu muydu?

Derken dün merak ettim guguk kuşlarını, çocukluğu çobanlıkla geçmiş biri olarak cehaletimi bağışlayın; bu guguk kuşu acaba ibibik kuşu muydu?

Kuşların bizim sosyal hayatımızdaki rolünü tekrarlamaya gerek yok.. Biz gurbetteyken sevgililerimize selam götüren ‘Allı turna’lar, ötüş vakti ile ‘zaman ölçer’ haline gelmiş ibibikler filan..

***

Ünlü bir matematikçiye sormuşlar, “Çalışmaktan yorulunca nasıl dinlenirsiniz?”.

Cevap olarak, “Fizik problemi çözerek dinleniyorum” demiş ünlü matematikçi..

Dinlenme ihtiyacından olsa gerek çoban aldatan kuşu gibi peşinden sürükleyerek beni Gogol amcaya götürdü guguk kuşu..

Ve karşıma ‘Guguk Kuşu’ filmi çıktı.

**

Randle P. McMurphy tutuklu olduğu cezaevinde çalışmaktan kurtulmak için deli taklidi yapan bir mahkûm. Tavırları cezaevi otoritesinin gözüne batmaya başlayınca bir süre sonra teşhis için akıl hastanesine gönderilir ve orada kalmasına karar verilir.

“Randle hastanede de kurumun kurallarına uymaması ve arkadaşları ile olan ilişkileri bakımından dikkatleri üzerine çeker.

Kısa süre içinde soğuk tavırlı, suratsız, otoriter bir görevli olan hemşire Ratched, Randle’ı yakın takibe alır ve her hareketini izlemeye başlar.

Rathced ve Randle gibi birbirlerine son derece zıt iki karakterin arasındaki gerilim Randle’ın yakın arkadaşları için planladığı çeşitli faaliyetlerle onların iyileşmesine yardımcı olmaya başlamasıyla daha da artar.”

Bu takdimi ben yapmadım üstelik filme göre çok zayıf bir takdim..

Film 1975 yılı ABD yapımı.

2 saati aşkın sürelik filmin sadece kısacık sahnesinde bir kuş gözüküyor, o kadar. O da filme ad olacak önemde değil..

***

Oysa film, gerçekten önemli. Film bitince, koronavirüs yüzünden eve tıkılmış olmanın da verdiği psikoloji ile kendinizi despot hemşireler tarafından tımarhaneye tıkılmış zavallı insanlığın bir parçası olarak hissetmeniz mümkün.

***

Randle P. McMurphy, Kurban bayramında kesileceğini anlayınca kaçmaya çalışan deli dana gibiydi. Yada, koronavirüs karantinası diye pespaye mekanlara tıkılan ve birbirlerini tanımayan insanlar arasında kaçmaya çalışan biri..

Kendi rızası ile tıkıldığı tımarhaneden veya kazara girdiği girdaptan kurtulmaya çalışanların öyküsü..

Korononavirüs tımarhanelerinin öyküsü de diyebilirsiniz.

Tavsiye ederim, izleyin..

(Bu yazı 22 Mart 2020 tarihinde yayımlanmıştır)