SERPİL YILMAZ & NASIL DEĞİŞİRİZ?

Bu hayatta en çok sevdiğimiz şeylerden biri, eleştirip yargılamak belki de! Öncelikle kendimizi ve sonra başkalarını eleştirir, yargılar yerden yere vururuz. Üstelik bunun bir sınırı yoktur aile bireyleri de dahil herkesi eleştiririz. Sonra gün gelir başkalarında hoşumuza gitmeyen davranış, düşünce ve alışkanlık kalıplarını farkında olmadan satın alırız.

Görmekten veya yapmaktan, karşılaşmaktan imtina ettiğimiz şeyler zamanla çoğalmaya bazen de çekilmez bir hale gelmeye başlar. Kendine Öz eleştiri yapanlarımız, hayretler için de kalarak hangi ara bu duruma geldiğini sorgulamaya başlar ve hayatında görmek, duymak veya yapmak istemediği şeylerden nasıl kurtulurum diye çözüm yollarını araştırır.

Sonrasında ise değiştirmek istediği her şey için bir dirençle karşılaşır. Bazıları bu durum karşısında pes eder, bazıları ise denemeye devam eder. Farkındalığı yüksek kişiler kendisiyle çalışmayı ve değişimin kendisinde başlayacağının bilincinde olanlardır.

Değiştirmek istiyorum ama nasıl?

Ben bu nasıllarla başlayan soruları çok seviyorum… Çünkü artık kişi kendine yararı olmayan o şey her neyse onun farkına varmıştır ve bu önemli bir adımdır.

Değişim sürecinin kapısı aralanmıştır. Niyetini gerçekleştirmek isteyen kişi elbette belli bir sınavlar döneminden geçerek amacına ulaşacaktır hiç kuşkusuz.

Güzel bir niyet yankılanır “Amacıma giden köprüleri neşeyle ve kolaylıkla geçiyorum.”

Dünyadaki tüm teoriler, hayata geçirilip, değişim yaratmadıkça yararsızdır. Hep, nasıl yapılması gerektiğini bilmek isteyen pratik bir insan olmaya gayret ediyorum. Kabul ediyorum bu değişim süreci biraz sancılı bir dönemi beraberinde getiriyor.

Artık biliyorum ki bu sancılar amacıma giden yoldaki işaretler ve bende bunları takip ediyorum. Bu konuda fikirlerini çok benimsediğim sevgili Louise Hay’in verdiği işaretleri sizlerle paylaşmak istiyorum.

Şimdi üzerinde çalışacağımız prensipler: Değişim arzusunu beslemek,

Zihni kontrol etmek,

Kendimizi ve başkalarını affetmenin bizi nasıl özgürleştirdiğini öğrenmek.

“İhtiyaçtan Kurtulmak”

Bazen, bir modeli değiştirmeye çalışırken, bir süre için koşullar daha da kötüye gidiyormuş gibi görünebilir. Bu kötü bir şey değil. Durumun değişmeye başladığını gösteren bir işarettir. Olumlu ifadeler yerini buluyor ve yolumuzda ilerlemeyi sürdürmemiz gerekiyor.

Ekonomik durumumuzu iyileştirmek üzerinde çalışıyoruz ve cüzdanımızı kaybediyoruz. İlişkilerimizi geliştirmek üzerinde çalışıyoruz ve kavga ediyoruz. Sağlığımız üzerinde çalışıyoruz ve soğuk algınlığına yakalanıyoruz.

Yaratıcı yeteneklerimizi ifade etmek üzerinde çalışıyoruz ve işimize son veriliyor. Bazen sorun başka bir yöne kayar ve bazı şeyleri daha iyi görmeye, anlamaya başlarız.

Örneğin, sigarayı bırakmaya çalışıyorsunuz ve “Sigaraya olan ‘ihtiyacım’dan kurtulmak istiyorum” diyorsunuz. Bu arada, ilişkilerinizin de rahatsızlık verici bir hal almaya başladığının farkına varıyorsunuz.

Ümitsizliğe kapılmayın; bu durum değişim sürecinin çalıştığını gösteriyor. Kendinize birçok soru sorabilirsiniz. “Rahatsızlık veren ilişkilerime son vermeyi istiyor muyum? Sigara, bu ilişkilerimin rahatsızlık verici yönlerini görmemem için duman perdesi mi yaratıyordu? Niçin bu tür ilişkiler yaratıyorum?”

Sigara sadece bir belirti, neden değil. Şimdi sizi özgürleştirecek daha derin bir anlayış kazanıyorsunuz. “Rahatsızlık veren ilişkilere olan ‘ihtiyacımdan kurtulmak istiyorum.” demeye başlıyorsunuz.

Ve bu kadar rahatsızlık duyma nedeninizin, başka insanların sizi sürekli eleştiriyor gibi görünmeleri olduğunun farkına varıyorsunuz. Tüm deneyimlerimizi kendimizin yarattığının bilincinde olarak şimdide, “Eleştirilme ihtiyacından kurtulmak istiyorum,” demeye başlarsınız.

O zaman da eleştirilmek üzerine düşünür ve çocukken çok fazla eleştiriye hedef olduğunuzun farkına varsınız. İçinizdeki küçük çocuk ancak eleştirildiğinde kendini “evde” hissediyordur. Sizin bu eleştiriden saklanmak için yarattığınız şey duman perdesi” olmuş.

Belki bundan sonraki ilk adım, “Affetmeyi istiyorum.” olacaktır. Olumlu ifadeler kullanmayı sürdürdükçe, sigara artık size cazip gelmemeye, hayatınızdaki insanlar sizi eleştirmeyi bırakmaya başlayacaktır. O zaman ihtiyacınızın artık olmadığını BİLİYOR olacaksınız.

Bu tür çalışma genellikle bir süre alır. Sabırla çalışmanızı sürdürür ve her gün değişimleri gözden geçirmek için kendinize sessiz birkaç dakika ayırırsanız, yanıtları da alacaksınız. İçinizdeki, ÖZ’ünüzdeki Bilinç, tüm evreni yaratan aynı Bilinç.

İç Rehberinize güvenin. Bilmek istediğiniz her şeyi size söyleyecektir.