İş gücü yetersizliğine çözüm: Maaş artışı

*Romanya’da asgari ücretin 800-900 Euro aralığına yükselmesi halinde işgücü göçünün önleneceği ileri sürüldü

Geçen Pazar günü Romanya’da ‘Avrupa Günü’ kutlandı. Rumen basınında konu ile ilgili çeşitli değerlendirmeler yapıldı.

Kayda değer değerlendirmelerden birini de Ziarul Financiar gazetesi yazı işleri müdürü Cristian Hostiuc yaptı.

Hostiuc, İngiltere’den Uber sürücülüğü yaparken ülkeye dönen biri ile yaptığı uzun görüşmeyi aktardı.

Uber sürücüsünün söylediklerinden hareketle Romanya’da 4 bin – 4 bin 500 ley (800 – 900) civarında net maaş alan birisinin yurt dışında iş aramaya ihtiyaç duymayacağını ileri süren Hostiuc, Rumenlerin yüzde 95’inin ev sahibi oluşu ve ailesinin de burada bulunuşunu öngörüsüne dayanak olarak gösterdi.

Syndex Romanya tarafından yapılan analizlere göre 2019 yılında ekonomide asgari ücret üzerinden iş sözleşmesi sayısının 1,75 milyon olduğunu hatırlatan Hotiuc, bunun Uber sürücüsünün söylediği şeyi doğruladığını belirterek şöyle diyor:

“2011 yılında asgari ücretle yapılan yalnızca 350.000 sözleşme vardı ve bu, toplam istihdam sözleşmelerinin yalnızca yüzde 7,7’sini oluşturuyordu.

2011’den bugüne, asgari ücret 3 kattan fazla artarak ayda net 1.386 ley’e (280 Euro) ortalama maaş ise ikiye katlanarak şu anda ayda 3.600 ley’e (735 Euro) ulaştı.”

“TÜRKİYE’DEKİLER İÇİN DE ALTERNATİF OLABİLİR”

Yazar değerlendirmelerine şöyle devam ediyor:

“Avrupa Birliği şimdi Ulusal İyileştirme ve Dayanıklılık Planı aracılığıyla bize 30 milyar Euro vermek istiyor ve 2027’ye kadar Avrupa fonlarından 50 milyar Euro daha gelecek. 80 milyar Euro’ya ulaşıyoruz. 6 yıl içinde, 30 yılda yaptığımız şeyi yapmalıyız.

Elbette bu paranın bir kısmı da Avrupa Birliği’ne mali katkılarımızdan kaynaklanıyor.

Ancak, Brüksel’in bize ayırdığı bu parayı alıp ayda 4.000-4.500 ley maaşlara ulaşıp ulaşamayacağımızı göreceğiz. Böylece Romanya, en azından ekonomik açıdan geri dönmek isteyen yabancılar ve diğer yabancılar için de iyi bir alternatif olabilir. Türkiye’de olanlar için de, neden olmasın.”

Yazının geri kalan kısmının satır başları ise şöyle:

“Pazar günü Avrupa Günü’nü kutladık, kendimize 14 yıldır Avrupa Birliği’nde olduğumuzu hatırlatmak için iyi bir fırsat, komünizmin çöküşünden sonra Romanya’ya liderlik edenlerin başaramadığı düşünüldüğünde, 1990’larda başarılması imkansız görünen bir hedefti. AB ve NATO’yu geçerli ve güvenilir müttefikleri olabileceğimize ikna ettik.

1999’da Cumhurbaşkanı Emil Constantinescu ve Başbakan Mugur Isărescu’nun zamanında AB’ye girme kararı, özellikle Amerikalıların NATO’ya katılım için yeşil ışık yakmasından sonra alındı.

1 Ocak 2007’de resmi olarak Avrupa Birliği’ne katıldık.

Pazar günü Avrupa Günü’nü kutladığımızda, Avrupa Birliği’ne katılmanın bizim için en iyi siyasi, ekonomik, sosyal karar olduğunu hatırlamak yerine, yabancıların bize geldiğini, ünlü ayı Arthur’u öldürdüklerini ve Batının bizi gelişmemiş tutmak istediğini hatırladık.

– Neyse ki AB’ye girerek koloni olmadık çünkü Avrupa’daydık.

– Biz hiç eyalet değiliz.

– Tam tersine kimliğimizi kaybetmedik.