Mehmet Fuat ERGÜN & HAYDİ BİRAZ DÜNYA HAPİSHANEMİZDEN DIŞARI ÇIKALIM

Kainatımızın sonsuz büyüklüğü yanında dünyamız biz insanoğlunun bir hapishanesidir.

Mars’dan dünyamız bir toplu iğne başı kadar gözükür.

Güneşimize en yakın yıldız Alfa Centura 4.5 ışık yılı uzaklıkta. Bir ışık yılının

9.5 tirilyon km olduğunu unutmamak lazım.

Peki bize en yakın galaksi Andreomeda kaç ışık yılı uzaklıkta. 4.54 milyon ışık yılı. Milyon deniliyor, dikkatinizi çekti mi?

Kainatımızda son bilimsel tespitler neticesi şimdilik 200 milyarın üzerinde galaksi olduğu; her bir galakside de yine 200 milyar üzerinde yıldız olduğu tespit edilmiştir.

Düşündüğümüzde, neden bu cennet dünyamızın bize hapishane olduğunu anlayabiliyoruz.

Haydi birazda kainatımızın sonsuzluğu yanında kendi evimize dünyamıza dönelim.

En, boy yükseklik üç boyut.

Dördüncü boyut ise temelinde enerji olan zaman.

Beşinci boyut, bilinç yani düşünce. Soyut alem.

Şu an enerjinin yoğunlaşmasıyla oluşmuş üzerinde yaşadığımız maddi alem somut.

Elle tutamadığımız gözle göremediğimiz öte dünya ise soyut alemdir.

Dördüncü boyut bu dünyaya mahsus yaşamımız.

Beşinci boyut bilinç, düşünce soyut alemle irtibatımızı sağlar. Rüyalar bu

Bu dünya artı kütle. Bir ağırlığı var. Öte dünya ise eksi kütle bir ağırlığı yok. Tartılıp ölçülemez. Melekler gibi.

SOMUT: Şu an yaşadığımız maddi alemin temeli, atomların yapı taşı kuantlar. Işıktan hızlı hareket edemezler; ettikleri taktirde kütleleri sonsuz olur. E=mc2 Einestein formülüne göre.

SOYUT: Manevi alem, melek alemi. Ruhlar alemi.

Cebirde eksinin bulunması ile matematiksel olarak ifade edilmiştir soyut alem.

Kare kök içinde eksi1 , kök dışına ancak sonsuz olarak çıkar. Sonsuzluk alemi. Öte dünya.

İşte bu soyut alemin yapı taşı takyonlar.

Işıktan milyonlarca, milyarlarca kat hızlı hareket ederler.

Dikkat….

Kuran “Melekler ve ruhlar sizin zamanınıza göre elli bin sene yerine bir günde bana gelirler” demekle takyonlardan bahsetmektedir.

Şimdi gelelim bu yazımın başına.

Beşinci boyut bilinç, düşünce takyon alemi.

Ne düşünürseniz anında soyut alemde ışıktan milyonlarca hatta milyarlarca hızlı hareket eden takyonlar tarafından oluşturulur.

Kötü düşünürsen kötü oluşur. Güzel düşünürsen güzel.

Neden eskiler bela okuma demiştir? Dönüp bize gelmesin diye.