BAYRAM, POZİTİF DÜŞÜNCE VE UZUN YAŞAM – Mehmet Fuat ERGÜN

Bu Kurban Bayramı sabahı bir hüzün çöktü içime.

Ne günlerdi geçmişin Kurban Bayramı sabahları.

Yaş ilerledikçe tüm sevdiklerimizi geldiğimiz yere, manevi aleme gönderdikçe yalnızlaşıyor tek başına kalıyor, geçmiş özlemiyle negatifleşiyor insan.

Bu sabah sitemizin köyünde bulunan camiye bayram namazı için gittim.

Geçmiş bayram sabahlarını hatırladım.

Özellikle tüm aile fertlerinin baba ocağında sabah kahvaltısında bir araya gelmesi. Kurban kesme telaşı ve heyecanı. Kurban etlerinin dağıtılması.

Geçmiş geçti gitti. Gelecek kim bilecek. Şimdinin kıymetini bilelim. Şu anı, iyisi kötüsüyle tadını alarak yaşayalım.

Bu düşünceyi ana felsefemiz haline getirelim.

Bu tip düşünen insanlar, hayata daha pozitif bakabiliyorlar.

Pozitifliğin, hücrelerimize etkinliğini bazı yazılarımda konu etmiştim.

Bayramlar, pozitifliğin yapı taşlarıdır.

Pozitiflik hayatımıza renk katar.

Bir insanı meydana getiren hücrelerimizin sayısı 37 milyon adettir.

Pozitif düşüncenin hücreler üzerindeki etkisi bilimsel araştırmalarla desteklenmektedir.

1- STRES AZALTMA:

Pozitif düşünce, stresi azaltarak hücrelerin daha sağlıklı çalışmasına yardımcı olur. Kronik stres, kortizol gibi stres hormonlarının sürekli yüksek seviyelerde kalmasına neden olur ve bu durum hücre hasarına yol açabilir. Pozitif düşünce, stres hormonlarının seviyesini düşürerek hücrelerin daha iyi işlev görmesini sağlar.

2- BAĞIŞIKLIK SİSTEMİ:

Pozitif düşünce, bağışıklık sistemini güçlendirebilir. Araştırmalar, pozitif duyguların ve düşüncelerin bağışıklık hücrelerinin daha aktif hale gelmesine yardımcı olduğunu göstermektedir.

Bu da enfeksiyonlarla ve hastalıklarla daha etkili bir şekilde mücadele edilmesini sağlar.

3- TELOMER UZUNLUĞU:

Telomerler, DNA’nın uç kısımlarında bulunan ve hücrelerin yaşlanmasını yavaşlatan yapılardır. Stres ve negatif düşünceler telomerlerin kısalmasına neden olabilirken, pozitif düşünceler ve duygular telomer uzunluğunu koruyarak hücrelerin yaşlanmasını yavaşlatabilir.

4- NÖROTRANSMİTTERLER VE HORMONLAR:

Pozitif düşünceler, serotonin ve dopamin gibi nörotransmitterlerin salgılanmasını artırabilir. Bu kimyasallar, beyin hücrelerinin sağlığını koruyarak genel zihinsel ve fiziksel sağlığı destekler.

5- GEN EKSPRESYONU:

Tıpta ekspresyon, genetik bir yapıdan kaynaklanan yapı ve aktivitedir. Bu kavram bir genin, uygun şartların olması halinde veya zamanın gelmesi durumunda içeriğindeki bilginin aminoasit ve protein sentezinde kullanılması durumudur.

Pozitif düşünceler, belirli genleri etkileyerek; hücrelerin işleme şeklini değiştirip, hücrelerin onarım ve yenilenme kapasitelerini artırabilir.

Sonuç olarak, pozitif düşünce ve olumlu duygular, hücrelerin sağlığını ve işlevini çeşitli yollarla olumlu yönde etkiler. Bu da genel sağlık ve iyi olma halini destekler.

Kurban Bayramı dedik. Yalnızlık dedik. Eskiye özlem dedik.

Eskiyi özleyerek negatifleşmenin insan yapısına zararlarından bahsettik.

Geldik pozitif düşünceye.

Pozitif düşüncenin yararlarını şöyle sıralayabiliriz.

– Stres seviyelerini azaltır. Bu, daha düşük tansiyon, daha güçlü bir bağışıklık sistemi ve genel olarak daha iyi fiziksel sağlık anlamına gelir.

– Depresyon ve anksiyete gibi zihinsel sağlık sorunlarının riskini azaltır.

– Zorluklar ve aksilikler karşısında daha dayanıklı olmanıza yardımcı olur.

– Olumlu bir bakış açısı, başkalarıyla daha iyi ilişkiler kurmamıza, sürdürmenize yardımcı olur.

– Hedeflere odaklanmaya ve onlara ulaşmak için gerekli motivasyonu bulmanıza yardımcı olur.

– Yaratıcılığı artırır ve problem çözme yeteneklerinizi geliştirir.

Netice olarak araştırmalar, pozitif düşünen insanların daha uzun yaşama eğiliminde olduğunu göstermektedir.