İlmia Süleyman Kılıç – “Z” Harfine Mektup

Sevgili Z kuşağı,

Öncelikle şunu itiraf edeyim: Sizi gözlemlemek hem çok eğlenceli hem biraz endişe verici. Çünkü bir yandan üç dil konuşuyor, kod yazıyor, iklim krizini dert ediniyor, diğer yandan hâlâ çorapla terlik giyiyorsunuz. (Buna hâlâ alışamadık.)

Ama hakkınızı da yemeyelim. Zaman zor. Yük çok. Herkes “kendin ol” diyor ama aynı zamanda “şu kadar kazan, şöyle yaşa, bu kadar bil” diye de baskı yapıyor. Haliyle kafa karışık.

Bizim zamanımızda işler biraz daha basitti. Akşam yemeği “birlikte” yenir, telefonda konuşmak için evin sabit hattı sırasına girilirdi. Google yoktu, bilgi sahibi olmak için ansiklopedinin 14. cildini taşımamız gerekirdi. Sırt hâlâ ağrıyor.

Ama siz bambaşkasınız. Duyarlısınız. Dünyaya açık, çeşitliliğe saygılı, yaratıcı ve sorgulayıcısınız. Bunun kıymetini bilin. Çünkü “sorgulayan gençlik” sadece miting pankartlarında güzel durmaz, gerçekten değişim yaratır.

Fakat bir ricam var: Hayatı yarış gibi yaşamayın. Her şey bir skor tablosu değil. “20 yaşına geldim, hâlâ kendi işimi kurmadım” diye dert etmeyin. Sakin olun, Elon Musk da bir ara saçını ektirdi.

Başarı, sadece görünür olmak değildir. Bazen sessizce mutlu olmak da büyük iştir. Kimse story atmadığı için dert etmeyin, gerçek mutluluk “uçak modunda” da hissedilir.

Ve evet, bazen ne yapmak istediğinizi bilmeyeceksiniz. Bu çok normal. Biz hâlâ bazı günler kahve mi içelim, uyuyalım mı karar veremiyoruz. Yaş ilerlese de “bugün ben kimim?” sorusu güncelliğini koruyor.

Son olarak: Filtreler güzeldir ama hayatta gerçek hâlinizle barışmanız daha güzeldir. Gerçek yüzünüzle de çok güzelsiniz, haberiniz olsun.

Z kuşağı; güçlü olun, komik olun, sevin, hata yapın ve öğrenin. Ama en çok da kendiniz olun.
Dünya zaten bir tane sizden yaratmış, tadını çıkarın.

0 Paylaşımlar

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir