Mehmet Fuat ERGÜN & MUŞ (1) ADINI DUYDUKÇA İÇİM TİRER

1964-65 ortaokulu, daha yeni inşaatı tamamlanmış olan Gaziantep Lisesi orta kısmında bitirdim.

O dönem Gaziantep girişi Başkarakol denilen Trafik Büro Amirliğinin karşı köşesi Gaziantep Lisesiydi.

Trafik komiser muavini olan babamın iki senelik şark hizmeti tayini Muş’a çıktı.

Sene 1965..

Gaziantep’te özel tren vagon kiralanarak eşyalarımızı yükledik.

Gele gele, nerdeyse eşyalarımızın Gaziantep’ten, Muş’a ulaşması iki ayı buldu.

O dönem, karayoluyla kamyon kiralamak bir dertti.

Vagonun Muş’a ulaşma tahmini tarihine göre, memleketimiz Malatya’da bir iki ay oyalanmamız gerekiyordu.

O dönem Malatya’dan Muş’a karayolu otobüsle gitme imkânı yoktu. Çünkü otobüs firmaları yoktu.

Tek ulaşım aracımız trenleydi.

İstanbul, Van treni Malatya’dan, Elazığ, Bingöl Genç’den Muş’a uğruyordu.

Hiç unutamam 15.Ağustos 1965 tarihinde Malatya’da 19 tüneli geçerek trenle Muş’a ulaştık.

Trende tesadüf yol arkadaşımız babamın meslektaşı, birinci sınıf emniyet müdürü, polis baş müfettişi şimdi emekli olan oğlu olan, Cemal abi ve eşi Nazik abla da vardı.

Ailece öyle sarıldık ki birbirimizden senelerce asla kopmadık.

Babaannem bir büyük olarak başımızda. Kız kardeşim 2; erkek kardeşim 11 ve ben 14 yaşındayım.

Trende ilk defa kola içirdi babam. Kola’nın artık Muş’ta bulamayacağımın endişesini yaşadım çocuk halimle.

Demek ki ne kadar lüks görmüşüm kolayı.

15.000 nüfuslu, garla, şehir merkezi 4-5 km olan Muş garındayız.

O dönem koca şehirde üç, dört adet olan, vali şoförlüğünde emekli, taksicilik yapan taksiye bindik.

Şehir merkezinde, altı kahvehane; ailenin kalabileceği tuvalet ve duşu oda dışında, yurt şeklinde odalardan olan otelimize yerleştik.

Tam bir ay ev aradık.

Yok.yok..yok..

Kiralık ev yok.

Neyse Kale mahallesinde, beyi rahmetli olmuş ev sahibemizin oğlu yedek subay öğretmenlik için Balıkesir’de, annesi de yanında olacağından çatısı olmayan kerpiç evlerini kiralamanın mutluluğunu yaşadık. Bir ay daha trenden eşyalarımızı bekleyerek, çatısı, üsten geçen yol seviyesinde, iki odalı, duvarları 50-60 cm, yan yola bakan yan duvarı 20-30 cm bombeli banyosuz, tuvalet gideri olmayan, aylarca kaldığımız otelimizin sıkıntısından kurtulmanın sevinciyle evimize eşyalarımızın gelmesiyle taşındık.

Trafik bürosu özel idarenin 4-5 katlı binasının ikinci katında.

Babam, 5-6 kişilik trafik polisi kadrosuyla, altına eski bildiğimiz tenteli cip trafik aracıyla göreve başladı.

Vali makam aracı, karakol ve trafik bürosu cipleri ile bir şehir olan Muş’ta toplamda 7-8 araç ya var, ya yok.

Yeni yapılmakta olan 5 katlı Muş Lisesi henüz tamamlanmamış.

Hemen lise yanında, ilkokulda geçici olarak lise 1’e başladım.

Bir iki ay sonra Lisemize taşındık.

Merkezle Lisemiz yaya 10 dakika.

Liseden sonra tren garına kadar 5 km. sağında solunda bir tek ev yok.

Öğretmenlerimizin çoğu o zamanların Ankara Gazi Eğitim Enstitüsü 2 senelik mezunlarından, direkt öğretmenliğe atanlardan.

Köşe yazı formatından çıkmamak için bundan sonraki Muş yazılarımı sizlerle paylaşmaya çalışacağım.

Gurur duyacağımız bu can ülkemiz gelişiminin, nerelerden nerelere geldiğini hep beraber görmek için.

0 Paylaşımlar

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir