Hamdi YILMAZ & Birbirinizi boğazlayın da!

Peygamberi, “Birbirinizi sevmedikçe iman etmiş olmazsınız” ve “İman etmedikçe cennete giremezsiniz” diyen bir dinin ümmeti olarak gönül rahatlığı ile birbirimizi boğazlıyoruz.

Müstemleke Valisi rolünü oynayan AB Komiserlerinin talimatlarına uyarak, karşımızdakilerin boynuna yeni yaftalar asıp, cahiliye devri insanları gibi taş yağmuruna tutuyoruz.

Birbirimizi boğazlayalım da nasıl olursa olsun.

Türk – Kürt, Alevi – Sunni gibi işin erbaplarına göre boğazlama gerekçelerinin hası netice vermedi.

Doğrusu yabana atılmayacak zaiatlar verdik, kolumuz kanadımız kırıldı, ama ölmedik, tümden ortadan kalkmadık.

Oysa, biz birbirimizi boğazlayalım da gerekçesi önemli değildi. Galatasaraylı – Fenerbahçeli vs. olarak da birbirimizi boğazlamamız onlara yeterdi.

Biz kendi kendimize kırdığımız kolları, yardığımız kafaları sarıp sarmalamaktan usanır hale geldik de onlar bizi can evimizden vuracak bir yok oluş sloganı üretemediler.

Şimdi kalkmışlar, “katı laikler”, “ulusalcı faşistler”, “demokrat Müslümanlar”, “liberal laikler”, “Laik faşistler”, “Ilımlı İslamcılar” gibi dandirik ayrılık tohumlarına alternatif arıyorlar. Bu tohumlar filiz vermeyince de ektikleri kin tohumlarına sahip çıkmadığımız, onları sulayıp beslemediğimiz için küplere biniyorlar.

Arapça kelimeler olmasına rağmen, Mustafa Kemal’in yan yana getirerek kullandığı o üçlü muhteşem kelime grubu var ya, içinde bulunduğumuz durumu nasıl da güzel özetliyor.

“Gaflet, dalalet hatta hıyanet.”

Müstemleke valilerinin bölünme nitelendirmeleri vız gelir tırıst gider.

Yukarıda da belirttik. Hiçbiri tutmaz.

Ama, o “Gaflet, dalalet, hıyanet.” üçlüsü yok mu?

Asıl bu üçlüden korkmalıyız.

“Hıyanet” tiynetinde olanları hiçbir güç yollarından çeviremez, çünkü onlar menfaat elde ediyorlar. Üstelik bu menfaati “dalalet”leriyle yani kandırılarak inanmışlıklarıyle pekiştirmişler. Böyleleri milletimizin yakasına asırlarca yapışmış, bırakmazlar.

“Dalalet” içindekilere yanlış yolda olduklarını gösterecek irfan ocaklarından mahrumuz. “Gaflet” içinde olanları uyandırmaya mecalimiz yok.

Boş verin o müstemleke valilerinin yeni bölme nitelendirmelerini, siz asıl bu üçlü düşmanla mücadele etmenin yolunu bulun. ( Bu yazı 1 Mayıs 2010 tarihinde yayımlandı)

0 Paylaşımlar

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir